TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Amasya

AGRONEWS - Amasya haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Amasya haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Elmalarını zirai dondan koruyan çiftçi 80 ton rekolte bekliyor Haber

Elmalarını zirai dondan koruyan çiftçi 80 ton rekolte bekliyor

Elma çiçeklerini aşırı soğuktan dumanlama ve bitki antifriziyle korumayı başaran 30 yaşındaki çiftçi Furkan Tokmak, ağaçlarının yazın aşırı sıcaklarından etkilenmemesini de bahçesini sarıp uzayan yabani otların oluşturduğu nemlenme sayesinde sağladı. Şehirde meyvelerin felaketten etkilenmediği ender bahçelerden olan 18 dekarlık bahçede yetiştirilen rengarenk elmaların hasadı başladı. Elma ağaçlarını kışın antifriz, yazın yabani otlarla korudu Birlikte üretim yaptıkları babasının isteğiyle Akdeniz Üniversitesi Bahçe Bitkileri Bölümünde eğitim aldıktan sonra döndüğü memleketi Amasya’da Harmanağılı köyü yakınlarında dedesinden kalma arazide 30 yıl önce dikilen elma ağaçlarının bakımını üstlenen Furkan Tokmak, nisan ayındaki beklenmedik kar yağışının ardından yaşanan zirai don felaketi öncesinde bir dizi tedbir aldı. Eksi 5 dereceleri bulan aşırı soğuğa karşı dumanlama yöntemi uygulayıp ağaçlarına bitki antifrizi verdi. Amasya’nın da aralarında olduğu 30’dan fazla ildeki meyve bahçelerinde büyük çapta zarara yol açan felaket, genç çiftçinin bahçesini teğet geçti. Çeşitli türlerdeki elma ağaçlarının bakımını sürdüren Furkan Tokmak emeklerinin karşılığı meyvelerini almaya başladı. Rengarenk elmaların kilosu 50 TL’den satılmaya başlanırken, bahçede 80 ton rekolte bekleniyor. "Bahçe kar yağışıyla bembeyaz olmuştu" Başarısının sırrını anlatan genç çiftçi, "Ağaçlarımızın yarısı çiçek açmıştı. Bahçe kar yağışıyla bembeyaz olmuştu. Gece sabaha kadar dumanlama yaparak radyasyon kaynaklı ısı kayıplarını önlemeye çalıştık. Bunun dışında zirai don olayından 2 gün önce doğal ilaçlar olan bitki antifrizinden ağaçlarımıza uyguladık. Don sonrası da yine stresi azaltacak bazı zirai uygulamalar yaptık" diye konuştu. "Otların bitkiler üzerine zararından çok, faydası var" Yemyeşil görünümdeki bahçesinde uzayan yabani otlara da dokunmamayı tercih eden Tokmak, "Otların bitkiler üzerine zararından çok, faydası var. Bu yaz Amasya 45 derece sıcaklığı gördü. Bahçenin yeşil olması hem topraktaki su kaybını önlüyor. Hem de bahçe serin ve nemli kalıyor. Özellikle kırmızı çeşit elmalarda renklenmeyi teşvik ettiği için bahçemizi otlu bıraktık" şeklinde konuştu.

Amasya’nın tescilli bamyasına Afrika’dan rakip çıktı Haber

Amasya’nın tescilli bamyasına Afrika’dan rakip çıktı

Osmanlı döneminin ilk spor takımlarından ‘Bamyacılar’a adını veren sebze bamyayı özveriyle yetiştiren Amasya’nın Taşova ilçesine bağlı Dereli köyünden üreticiler "Her bamya Amasya çiçek bamyası değildir" sözleriyle alıcıları ve lezzet tutkunlarını Afrika’dan getirilen benzerlerine karşı uyardı. Taşovalı çiftçiler, Uganda’dan Taşova’ya getirilip ‘Amasya çiçek bamyası’ diye satılan bamyalarla kendi ürünleri arasında renk ve lezzet farkı olduğunu belirttiler. Taşova ilçesine bağlı Dereli köyünde yaşayan üreticiler, alıcılardan ve lezzet tutkunlarından coğrafi işaret tescilli ürünlerini tercih etmelerini istedi. "Her bamya çiçek bamyası değildir" Yaz boyunca sabah erken saatlerde üreticiler tarafından çiçeğiyle birlikte toplanan minik bamyalar daha sonra iğne yardımıyla tek tek ipe dizilerek kurumaya bırakıldığını belirten Dereli köyünden Nazmi Şener, tören, düğün ve mevlit gibi programlarda baş yemek olarak nitelendirilip özellikle Konya ve Kayseri’de önemli miktarda tüketildiğini söyledi. Afrika’dan getirilen bamyanın renginin kendi yetiştirdiklerinden farklı olduğunu anlatan 78 yaşındaki Şener, "Bizim bamyamız altın sarısı gibi. Oradan gelen ise siyah renkte. Kurudukça da kararır. Bizim bamyamız Türk bamyası. Her bamya da çiçek bamyası değildir. Oradan getirileni kimse yemez" diye konuştu. "Afrikalı bamyaya karşıyım" Tohumları Taşova’dan götürülüp yetiştirildiği Afrika’dan bamya getirilmesiyle birlikte ürünlerinin kurusunun kilosunun bin 500 TL’ye kadar düştüğüne değinen Dereli köyü eski muhtarı Mustafa Atılgan, "Orada işçi yevmiyeleri, tarla kiraları, sulama giderleri düşük. Ucuza mal ediliyor. Bizim bamya ile arasında çok fark var. Afrikalı bamyaya karşıyım. Bizim yerli üretimimiz varken niye Afrika’dan getiriyoruz" şeklinde konuştu. Bamyacıların her saat peşin para ürün aldığı altın değerindeki bamyanın hasadının zahmetli olduğunu vurgulayan Ayşe Gülen ise "Cenazen olsa ölüne bile ağlatmaz. Çünkü sabah erkenden bamyayı hasat edip geç saatlere kadar çalışman gerekiyor gerekiyor" ifadelerini kullandı. ‘Bamyacılar’a adı verilen sebze Amasya Valisi Önder Bakan, İl Tarım ve Orman Müdürü Ahmet Arslan ve AK Parti İl Başkanı Galip Uzun ile birlikte Dereli köyünde düzenlenen bamya hasadına katılan AK Parti Amasya Milletvekili Hasan Çilez de bamyanın şehzadeler şehri Amasya’da Osmanlı döneminin ilk spor takımlarından olan Bamyacılar’a adı verilen sebze olduğunu dikkat çekti. Osmanlı Devleti’nin 5. padişahı Çelebi Mehmet’in Amasya’da şehzade olarak bulunduğu 1413-1421 yılları arasında biniciler arasında düzenlediği cirit müsabakalarının yapıldığını hatırlatan Çilez, müsabakalarının daha çekişmeli olması için atlıları bamyasıyla ünlü Amasya’dan ve lahanasıyla ünlü Merzifon’dan seçtirmesiyle başlayan rekabetin 19. yüzyıla kadar padişahlar da dahil olmak üzere fanatik taraftarlar yoğun ilgi gösterdiğini sözlerine ekledi.

Don felaketinden korunan elmaları satmayıp gelenlere ikram ediyor Haber

Don felaketinden korunan elmaları satmayıp gelenlere ikram ediyor

Bu yıl meyvelerden mahrum kalan şehirde 10 dönümlük bahçede bulunan ağaçlardan sarkan elmalar halka ücretsiz ikram ediliyor. Bahçe sahibi vatandaş, yeni olgunlaşan elmalardan isteyen çocuklara elleriyle dağıtıp yüzlerini güldürüyor. "O gece ağaçları sabaha kadar ıslatıp, suladım" Nisan ayında 30'dan fazla ilde etkili olan kar yağışı sonrası açan meyve tomurcuklarını vuran zirai don olayının yaşandığı gece Göllü Bağları Mahallesi'ndeki bahçesinde bulunan ağaçların dallarına hortumlarla su püskürtüp buzlanmasını sağlayan Murat Top, arkadaşlarının tavsiyesiyle uyguladığı dondurarak dondan koruma sistemi sayesinde şimdi meyvelerini toplamaya başladı. Bahçesine gelenlerin elmaları görünce şaşırdığına değinen 47 yaşındaki Top, "Kar yağmaya başladığında ağaçları fıskiyeyle ıslattım. Meyvelerin donmaması için Allah'a dua ettim. O gece ağaçları sabaha kadar ıslatıp, suladım. Şimdi bu hale geldi" dedi. "20 ton elma var. Çocuklar dalında yesin diye satmıyorum" Düğün amaçlı da kullanılan bahçesinin etrafındaki bahçelerde zirai don nedeniyle tek bir meyvenin dahi bulunmadığını anlatan evli ve 2 çocuk babası Top, "Bahçemizdeki her ağaçta elma var. Yaklaşık 20 ton elma var. Şimdiden kilosunu 180 TL, 200 TL'den satın almak isteyenler var. Ama satmıyorum. Gelenler, çocuklar dalında yesin diye satmıyorum" şeklinde konuştu. "Her şeyin para olmadığını gösterdi" Yaz tatili dolayısıyla Kayseri'den geldiği memleketi Amasya'da çocuklarıyla bu meyve bahçesinde dolaşıp elmalardan tadan Sedef Güler, "Bu yıl meyveye hasret kaldık. Burada gelenlere dalında ikram ediyorlar. Çocuklar doya doya yediler. İşletme yetkilileri ücrette istemediler. Her şeyin para olmadığını memleketimiz bir sefer daha gösterdi" diye konuştu. "Bu bahçedeki elmalara talibiz. Ama satmıyor" Meyve kurusu yapıp pazarlayarak geçimini sağlayan Meral İnce de, "Zirai don nedeniyle maalesef sıkıntıya düştük. Şu an bahçelerde meyve bulamıyoruz. Bu bahçedeki elmalara talibiz. Ama satmıyor" ifadelerini kullandı.

Amasya’da 60 yıldır yarışması yapılıyordu, şimdi kiraz yok Video Galeri

Amasya’da 60 yıldır yarışması yapılıyordu, şimdi kiraz yok

Amasya'da 60 yılı aşkın süredir düzenlenen kiraz teşvik yarışması, bu yıl zirai don nedeniyle yapılamadı. İlkbaharda yaşanan zirai don afeti sonrasında bu yıl kiraz ağaçları ürün vermedi. Şehzadeler şehri Amasya'da 1962 yılından bu yana düzenlenip 12-22 Haziran Uluslararası Atatürk Kültür ve Sanat Festivali'ne renk katan kiraz teşvik yarışması, bu yıl yaşanan zirai don nedeniyle büyük zarar gören bahçelerde üretim olmadığı için yapılamadı. Bu yıl meyveden eser yok Geçen yıl 28 bin dekar alanda 50 bin ton üretimi yapılan kiraz bahçelerinde bu yıl meyveden eser kalmadığını belirten Amasya Ziraat Odası Başkanı Mustafa Cebeci, "Bu yıl Amasya’da bir tane bile kiraz yok. Geçen yıl kilosu 50 TL olan aynı kirazlar bu yıl birkaç manavda kilosu 500 TL’den satılıyor" dedi. Kiraz yok, borç var 1962 yılından bu yana düzenlenen kiraz teşvik yarışmasının Nisan ayındaki kar yağışı ve yaşanan zirai don nedeniyle büyük zarar gören bahçelerde üretim yapılamadığı değinen Mustafa Cebeci, "60 yıldır yapılan kiraz yarışmalarında birincilere, derece alan çiftçilere hediyeler verilirdi. Bu yıl ürün olmadığı için yarışması da yapılmayacak" diye konuştu. Ürün yetişmeyen bahçelerdeki meyve ağaçlarının bakımlarının ise sürdürüldüğüne işaret eden Cebeci, "Tüm bakımları yapılıyor. 4 çeşit ilaçtan sadece biri kullanılmıyor. Çiftçilerimiz zirai ilaçları hasat sonrası ödenmesi kaydıyla alıyordu. Şimdi kiraz yok. Ancak çiftçinin borcu var. Sağlanacak yardımların bir an evvel yapılmasını istiyoruz" şeklinde konuştu. "Bahçeye gidesim gelmiyor" Saraycık köyünde 4 dekar alanda kiraz yetiştiren Mehmet Geyik, "Bu sene bir tane bile kiraz yok. Kiraza hasret kaldık. Üzüntümden bahçeye gidesim gelmiyor" ifadelerini kullandı. Ziyaret beldesinden üretici Mustafa Tokmak ise kirazın yanı sıra elma, erik, armut gibi meyvelerin de afet nedeniyle olmadığını söyledi.

‘Küçük Antalya’ Amasya’da domates hasadı başladı Haber

‘Küçük Antalya’ Amasya’da domates hasadı başladı

Karadeniz Bölgesi’nin sebze üssü Amasya’da domates hasadı başladı. Sezonun ilk kızaran domateslerinin kilosu üretildiği serada 25 TL’den satıldı. Seralardaki üretim çokluğundan dolayı Antalya'ya benzetildiği için ‘Küçük Antalya’ diye adlandırılan kentte yaz boyunca domates üretimi yapılacak tarlalardan 101 bin tondan fazla domates hasadı bekleniyor. 101 bin ton domates üretimi bekleniyor Üreticilerin bin bir emekle yetiştirdiği lezzetli domatesler yoğunlukla Karadeniz Bölgesi başta olmak üzere, İstanbul, Ankara, Doğu Anadolu Bölgesi'ndeki illere gönderiliyor. Büyük Kızılca köyündeki hasada katılan Amasya İl Tarım ve Orman Müdürü Gürol Çetin, "Örtü altı sera ve açık alanda toplam 12 bin 500 dekar alanda yaklaşık 101 bin ton domates üretimi bekliyoruz" dedi. Türkiye’de ağırlıklı olarak Antalya’nın önde geldiği Akdeniz illerinde yapılan turfanda domates üretiminin Haziran ayı ortasında sona ermeye başlarken yurt genelinde yaklaşık 45 günlük bir ara sezon oluştuğuna işaret eden Çetin, "O süreçte Türkiye’nin domates ihtiyacının önemli kısmını Amasya karşılıyor" diye konuştu. Seralardaki üretim çokluğundan dolayı ‘Küçük Antalya’ deniliyor Büyük Kızılca köyünde ürettiği domatesin kilosunu 25 TL’den satmaya başlayan üretici Hasan Kara da bereketli bir sezon geçirmeyi dilediklerini söyledi. Seralardaki üretim çokluğundan dolayı Amasya’nın ‘Küçük Antalya’ diye adlandırıldığına değinen Kara, kaliteli ürün yetiştirmede iddialı olduklarını söyledi. Köy muhtarı Halil İbrahim Kara ile köyde ilk domates hasadı yapan çiftçilerden olan Mehmet Türkmen ise Mart ayında toprakla buluşturdukları günden bu yana büyük emeklerle yetiştirdikleri domateslerinin doğrandığında yaydığı koku, lezzeti, aroması ve rengiyle de göz doldurduğunu işaret ettiler.

Video Galeri

"Tarımda çalışan gençlerimizin oranı yüzde 5’lere kadar düştü"

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, "Gıda güvenliğinin sağlanmasında en büyük tehdit olarak gençlerin tarımdan göçünü görüyoruz. Gençleri tutamıyoruz. Tarımda çalışan gençlerimizin oranı yüzde 5’lere kadar düştü" dedi. Amasya’nın Aydınlık köyünde beraberindeki oda başkanlarıyla birlikte çiftçileri ziyaret ederek sorunlarını dinleyen Bayraktar, "Gıda güvenliğinin sağlanmasında en büyük tehdit olarak gençlerin tarımdan göçünü görüyoruz. Gençleri tutamıyoruz. Tarımda çalışan gençlerimizin oranı yüzde 5’lere kadar düştü. Bu ülkemizin gıda güvenliği için çok büyük bir tehdit. Özellikle tarım sektöründe girişimci olan ve üretim yapan gençlerimiz şehre gidiyor tüketici oluyor. Biz tarımda gelir seviyesini asgari ücretle çalışanların seviyesinin üzerine çıkarmak zorundayız ki bu insanlarımız oraya gidip asgari ücretle çalışmasınlar" diye konuştu. Gençler için pozitif ayrım sağlanacak politikalar uygulanmasını tavsiye ettiklerini anlatan Bayraktar, "Bu gençlerin sosyal güvenlik kurumu primleri devlet tarafından ödenirse bu geçlerin bir kısmını tarımda tutma şansımız var. Bununla alakalı bir çalışma yapılıyor. İnşallah bir sonuç alırız. Ama her halükarda üretici olan kesim şehirlere gidip tüketici oluyor. Türkiye buna dayanamaz. Bugün bazı göçmenlerle, Afganlarla, Suriyelilerle bu işi idare ediyoruz. Ama bunlar ülkelerine dönmeye başladı. Ülkelerine döndüğünde peki bu ülkeyi nasıl besleyeceğiz" şeklinde konuştu. Aydınlık köyündeki kiraz bahçelerinde çiftçilerin sorunlarını dinleyen Bayraktar, "Burada hiç meyve kalmamış. Sahadaki tespitlerin hızlı bir şekilde yapılarak verilecek desteklerin hızlı bir şekilde üreticilerimize intikali fevkalade önemli. Hızlı bir şekilde desteklerin, yardımların üreticilerimize intikalini talep ediyoruz. Allah böyle bir afet göstermesin. Tekrar geçmiş olsun dileklerimi üreticilerimize iletmek istiyorum" ifadelerini kullandı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.