TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Denizli

AGRONEWS - Denizli haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Denizli haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Buldan'ın meşhur üzümü Avrupa ve Arap ülkelerine gönderiliyor Haber

Buldan'ın meşhur üzümü Avrupa ve Arap ülkelerine gönderiliyor

Şeker oranı düşük olduğu için özellikle diyabet hastalarının gönül rahatlığıyla tüketebildiği üzüm, hem iç piyasaya hem de Avrupa ve Arap ülkelerine gönderiliyor. Buldan Ziraat Odası Başkanı Muammer Al, susuzluk ve kuraklığa rağmen toprak işlemesiz tarım ve file sistemiyle kaliteli ürün elde edilebildiğini belirtirken üzümün kilosunun 50-60 TL arasında alıcı bulduğunu ifade etti. Denizli'nin Buldan ilçesinde turfanda olarak yetiştirilen Süperior cinsi üzümün hasar çalışmaları başladı. Sabahın erken saatlerinde bağlara giren üretici, kesici, döşeyici ve kasa taşıyıcılar hummalı bir çalışma yürütüyorlar. Tat oranının düşük olması nedeniyle özellikle şeker hastaları gönül rahatlılığı ile tüketebildiğini ifade eden Buldan Ziraat Odası Başkanı Muammer Al, "Susuzluk ve kuraklık maalesef üreticimizi zor durumda bırakıyor. Daha az ilaç ve daha az su ile kaliteli ve verimi yüksek ürün elde edilebiliyor. Süperior üzüm tadı ve aromasıyla tercih ediliyor. Tat oranının düşük olması nedeniyle özellikle şeker hastaları gönül rahatlılığı ile tüketebilir" dedi. "Tat oranının düşük olması nedeniyle özellikle şeker hastaları gönül rahatlılığı ile tüketebilir" Üzüm bağında çalışanlara Buldan simidi ve ayran ikram ederek kolaylıklar dileyen Buldan Ziraat Odası Başkanı Muammer Al, "Buldan'da turfanda süperior cinsi üzümün artık hasat dönemindeyiz. Bölgemiz turfanda üzümüyle adından söz ettiriyor. Buldan Ziraat Odası olarak toprak işlemesiz tarımı tüm çiftçilerimize öneriyoruz. Susuzluk ve kuraklık maalesef üreticimizi zor durumda bırakıyor. Daha az ilaç ve daha az su ile kaliteli ve verimi yüksek ürün elde edilebiliyor. Süperior üzüm tadı ve aromasıyla tercih ediliyor. Tat oranının düşük olması nedeniyle özellikle şeker hastaları gönül rahatlılığı ile tüketebilir. Bu yıl ülkemizde büyük afetler meydana geldi ancak bölgemiz bu durumdan çok fazla etkilenmedi. Ne yazık ki susuzluk ve kuraklık dolayısıyla çiftçimiz zor günler geçiriyor. Bu sıkıntılarında toprak işlemesiz tarım ve file sistemiyle çözülebileceğini düşünüyorum. Ayrıca Buldan İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü yaptığı feromon tuzakları kurarak çiftçilerimize destek oluyorlar. Üretime destek veren herkese teşekkür ediyor, hayırlı bir sezon olmasını temenni ediyorum" diye konuştu. "Süperior cinsi üzümler genellikle yurt içine sevk edildiği gibi, Avrupa ve Arap ülkelerine ihracatı yapılıyor" Süperior üzümü yetiştirmek için toprak işlemesiz tarımı ve file sistemi yaptığını belirten üzüm üreticisi Ramazan Uğuz "Bölmekaya mahallesinde yetiştirdiğimiz süperior cinsi üzümler genellikle yurt içine sevk edildiği gibi, Avrupa ve Arap ülkelerine ihracatı yapılıyor. Ben toprak işlemesiz ve file sistemi uygulamasıyla çok iyi kalite ve yüksek verim elde ediyorum. Toprağı sürmüyorum. Böylelikle hem su tasarrufu ve daha az ilaç kullanımı oluyor. File sistemiyle de dolu yağışından bağlarım etkilenmiyor. İlaç kullanımı çok az olduğu için tüketicilerimiz pestisitten etkilenmiyor. Gönül rahatlılığı ile tüketebilirler. Su tasarrufu sağlanıyor. Ülke olarak bu sistemi ülkemizde uygulamak zorundayız. Sezonumuzun hayırlı olmasını diliyorum" dedi. "Süperior üzümde kilosu 50-60 TL arasında fiyatlandırılıyor" Buldan İlçe Tarım ve Orman Müdürü Serdal Uğur, süperior üzümün Buldan'da yaklaşık üç bin dekarda üretiminin yapıldığını ifade ederek, "Buldan'da erkenci süperior üzüm hasadına başlanıldı. Türkiye'de açıkta ilk turfanda üzüm bölgemizde yetiştiriliyor. Dekarda yaklaşık bir ila bir buçuk ton arası ürün elde ediliyor. Şu anda 50- 60 TL arasında fiyatlandırılıyor. Bereketli bir sezon olmasını temenni ediyorum" ifadelerini kullandı. "Lise öğrencisiyim, harçlığımı çıkarmak için bu sıcakta çalışıyorum" Manisa'nın Alaşehir ilçesinden sabah üç buçukta evinden çıkarak Buldan'a üzüm kesmeye gelindiğini belirten İlayda Gökçenoğlu "Lise öğrencisiyim. Harçlığımı çıkarmak için bu sıcakta çalışıyorum. Zor iş ama ekmek parası için çalışmak zorundayım" dedi.

Vali Coşkun, Acıpayam'da sera üreticileriyle bir araya geldi Video Galeri

Vali Coşkun, Acıpayam'da sera üreticileriyle bir araya geldi

Denizli Valisi Ömer Faruk Coşkun, Acıpayam ilçesi Ucarı Mahallesi'nde bulunan seralarda domates ve biber hasadına katılarak üreticilerle bir araya geldi. Sera alanlarının artmakta olduğunu belirten Vali Coşkun, "İlimiz genelinde toplam 272 hektar sera alanı mevcuttur. Bu alanların; 77 hektarı jeotermal ısıtmalı modern seralardan, 195 hektarı ise örtü altı seralardan oluşmaktadır" dedi. Denizli'nin Acıpayam ilçesi Uçarı Mahallesi'nde bulunan seralarda domates ve biber hasasına katılan Denizli Valisi Ömer Faruk Coşkun, çiftçilerle bir araya geldi. Ziyaret kapsamında; Denizli Valisi Ömer Faruk Coşkun, üretim yapılan 28 dekar biber ve 43 dekar domates seralarında ürün hasadına katıldı. Yapılan ürün hasadına Denizli Valisi Ömer Faruk Coşkun'a, Acıpayam Kaymakamı Ramazan Cankaloğlu, İl Tarım ve Orman Müdürü Şakir Çınar eşlik etti. "Denizli'de 272 hektar sera alanı mevcuttur" Denizli'de her geçen gün sera alanları artmakta olduğunu ve 272 hektar sera alanının olduğunu belirten Denizli Valisi Ömer Faruk Coşkun, "Denizli'de her geçen gün sera alanları artmaktadır. İlimiz genelinde toplam 272 hektar sera alanı mevcuttur. Bu alanların; 77 hektarı jeotermal ısıtmalı modern seralardan, 195 hektarı ise örtü altı seralardan oluşmaktadır. İnşallah bu 2025 yılı verimin ve bereketin bol olduğu, üreticilerimizin emeğinin karşılığını aldığı bir yıl olacaktır" dedi. "İnsan ve çevre sağlığına en kaliteli ve sağlıklı ürün yetiştirmek hedefimizdir" Kimyasal ilaç kullanımını en aza indirmek için çalışmaların yapıldığını ifade eden Denizli İl Tarım ve Orman Müdürü Şakir Çınar, "Acıpayam ilçemiz örtü altı seracılığında her geçen gün öne çıkıyor, Nisan-Kasım ayları arasında üretim yapılan bu seralarda büyük oranda domates, biber, hıyar, marul ve maydanoz üretimi yapılmakta, iç ve dış piyasaya pazarlanmaktadır. İlimizde bulunan bu seralarda İl Müdürlüğü olarak önceliğimiz kimyasal ilaç kullanımını en aza indirerek biyoteknik ve biyolojik mücadele yöntemleri uygulayarak insan ve çevre sağlığına en kaliteli ve sağlıklı ürün yetiştirmek hedefimizdir. Üretim sezonunun tüm üreticilerimize hayırlı ve bereketli olmasını diliyorum" diye konuştu.

Denizli’nin hububat deposu Acıpayam’da arpa hasadı başladı Video Galeri

Denizli’nin hububat deposu Acıpayam’da arpa hasadı başladı

Denizli’nin hububat deposu ilçelerinden Acıpayam’da arpa hasadı, Vali Ömer Faruk Coşkun’un katılımıyla başladı. Biçerdöver kullanan Vali Coşkun, ilk hasadı gerçekleştirdi. Denizli’nin önemli hububat üretim merkezlerinden Acıpayam ilçesine bağlı Yumrutaş Mahallesi’nde yapılan sezonun ilk arpa hasadına Vali Ömer Faruk Coşkun, Acıpayam Kaymakamı Ramazan Cankaloğlu, İl Tarım ve Orman Müdürü Şakir Çınar, il ve ilçe teknik personelleriyle protokol katılım sağladı. Yılın ilk hasadını gerçekleştirerek, üreticilere bereketli bir sezon geçirmelerini dileyen Vali Ömer Faruk Coşkun, hububat hasadı ile ilgili olarak; "İlimizde geçen yıl 137 bin 135 hektar alanda 334 bin 764 ton hububat üretimi gerçekleşmiş olup en çok Acıpayam, Çivril, Tavas, Pamukkale ve Honaz ilçelerimizde üretimi gerçekleştirilmiştir. Hasat sürecinin kontrollü şekilde yürütülebilmesi amacıyla İl ve İlçe Müdürlüklerimizde görevli teknik personelden oluşan denetim ekiplerimiz tarafından saha kontrolleri sürdürülmektedir. İnşallah bu 2025 yılı hububat hasadımız da veriminin ve bereketin bol olduğu, üreticilerimizin emeğinin karşılığını aldığı bir yıl olacaktır. Ayrıca Üreticilerimizden ricamız lütfen hasat sonrası toprağın fiziksel, kimyasal ve biyolojik yapısının koruyalım. Çevresel zararların önlenmesi ve doğal dengenin sürdürülebilirliği amacıyla anız yakmayalım" dedi. Denizli İl Tarım ve Orman Müdürü Şakir Çınar ise Denizli hububat sezonu için yaptığı değerlendirmede, "An itibariyle merkez ovada hububat hasadı tamamlanmış olup, üretici kardeşlerimize hayırlı ve bereketli bir hasat sezonu diliyorum" dedi. Törende yapılan konuşmaların ardından Vali Ömer Faruk Coşkun, biçerdöverin direksiyonuna geçerek, ilçedeki ilk hububat hasadı gerçekleştirdi.

Yaşanan verim kaybı kiraz, kayısı ve erikte fiyatları etkiledi Video Galeri

Yaşanan verim kaybı kiraz, kayısı ve erikte fiyatları etkiledi

Meyve fiyatlarındaki artıştan sorumlu tutulmalarının yanlış olduğunu belirten Denizlili halciler, meyve fiyatlarındaki artışın sorumlusunun haller değil, üretimdeki verim kaybı ve plansızlık olduğunu savundu. Denizli Sebze Meyve Komisyoncular Derneği (DEMESKO) Başkanı Halil Öztürk, sebze ve meyve fiyatlarındaki artışla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Denizli Hali’nde basın mensuplarıyla bir araya gelen Öztürk, kamuoyunda hallerin fiyat artışlarının sebebiymiş gibi gösterilmesinin doğru olmadığını vurguladı. "Kiraz, kayısı ve erikte yüzde 65 verim kaybı yaşandı" Bu yılın Şubat ve Nisan aylarında yaşanan soğuk hava ve dolu etkilerinin meyve rekoltesini ciddi şekilde etkilediğini belirten Başkan Öztürk, "Kiraz, erik ve kayısı gibi sert çekirdekli meyvelerde yüzde 60 ile yüzde 65 arasında verim kaybı yaşandı. Bu da doğal olarak fiyatlara yansıdı. Örneğin kiraz, halde 200-220 TL bandında işlem görüyor. Ancak pazarda ve markette bu fiyat üç-dört katına çıkabiliyor. Özellikle sosyal medyada yer alan 'kirazın tanesi 10 TL' gibi haberler kamuoyunu meşgul etti. Fakat bu fiyatların haldeki satış fiyatlarıyla ilgisinin yok. Önümüzdeki dönemde elma ve limon fiyatlarında da artış bekleniyor. Elmada da benzer şekilde yüzde 60 ile 65 arasında verim düşüşü öngörülüyor. Bu da kış aylarında elma fiyatlarının 100 TL seviyelerine çıkmasına neden olabilir. Limon ise şu anda üreticiden 70-80 TL’ye çıkıyor, halde ise 80-90 TL bandında işlem görüyor. Tüketiciye yansıması ise 120-150 TL’ye kadar ulaşabiliyor" dedi. "Hal yasası tek başına çözüm değil" Sebze ve meyve fiyatlarındaki artışın sadece hallerle ilişkilendirilmesinin yanlış olduğunu vurgulayan Başkan Öztürk, " Türkiye’de tüketilen sebze ve meyvenin yalnızca yüzde 25 ile 30’u hallerden geçiyor. Hal böyleyken biz nasıl piyasayı tek başımıza belirleyebiliriz? 2012 yılında yürürlüğe giren 5957 sayılı Hal Yasası, beklendiği gibi fiyatları düşürmedi. O dönem 'meyve-sebzede fiyat yüzde 25 düşecek' denmişti ama tam tersi oldu. Hallerin suçlanması kolay bir yol ama yanlış bir yönlendirme" dedi. "Tarımda planlama şart" Tarım politikalarında planlama eksikliği olduğunu vurgulayan Öztürk, çözüm önerilerini de şöyle sıraladı: "Tarım Bakanlığı ve ilgili kurumlar, üretimin planlı bir şekilde yapılmasını sağlamalı. Hangi bölgede ne kadar ürüne ihtiyaç varsa ona göre üretim yapılmalı. Ayrıca üreticiye doğal afetlere karşı koruma sağlayacak destekler verilmeli. Üretici üretsin, ama pazarlama işini profesyonel yapılar yapsın. Kooperatifler, birlikler ve mevcut haller bu iş için en uygun yapılardır. Meyve-sebze fiyatlarındaki artışın tek sorumlusu haller değildir. Bizler bu işin sadece bir parçasıyız. Sorunun çözümü üretimde, planlamada ve desteklemededir. Lütfen algılara değil, gerçeklere bakalım."

Denizli'de kurbanlıklar alıcılarını bekliyor Video Galeri

Denizli'de kurbanlıklar alıcılarını bekliyor

Denizli'de yaklaşan Kurban Bayramı öncesinde hayvan pazarında hareketlilik başladı. Sıkı pazarlıkların yapıldığı pazarda, hem üreticinin hem de alıcıların yüzü gülüyor. Bayrama sayılı günler kala pazardaki birçok satıcı maliyetlerin arttığını belirtse de, getirdikleri hayvanların büyük bir bölümünü sattıklarını belirtti. 65 bin metrekare alana kurulu, 27 bin 500 metrekare kapalı alanın yanında 5 bin metrekare açık otoparka sahip Denizli Hayvan Pazarı, Kurban Bayramı'nın yaklaşmasıyla hareketlendi. Büyükbaş ve küçükbaş üreticileri, Türkiye'nin çeşitli kentlerinden Denizli'ye gelerek, kendilerine ayrılan yerlerde müşterileri beklemeye başladı. Hayvanlar, hastalıklara karşı pazardaki personeller tarafından ilaçlanırken, veterinerlerin kontrolünde pazara giriş yapıyor. Küçükbaş kurbanlıkların 16 ile 24 bin TL, büyükbaşların 80 ile 350 bin TL arası alıcı bulduğu pazarda, her bütçeye uygun kurbanlıkların bulunduğu ifade ediliyor. "Hayırlısı ile bu sene koç aldık ve çok memnunuz" Besicilerin işi zor olduğunu ve bu sene koç aldıklarını belirten Necati Arslan, "Hayırlısı ile bu sene koç aldık. 22 bin dedi ama pazarlıkla 19,5 bine TL'ye bitirdik. Allah herkese nasip etsin. Piyasalar çok normal, hayvan beslemek, bakmak çok zor artık. Besicilerin de maliyetleri çok fazla arttı. 3 gün bir koyuna bakmak bile bana çok zor gelir yani. Şimdiden bütün vatandaşlarımızın Kurban Bayramı mübarek olsun" dedi. "Böyle bir pazar Türkiye'nin hiçbir yerinden görmedim" Van'dan Denizli'ye küçükbaş hayvan satmak için geldiğini ve böyle bir kurban pazarının Türkiye'nin hiçbir yerinde görmediğini dile getiren Ali Yalvaç da "Ben Van'dan buraya koyun satmaya geldim. İlk defa Denizli'ye geliyorum. Böyle bir pazar Türkiye'nin hiçbir yerinden görmedim. Gerçekten Denizli halkından memnunuz. Çok teşekkür ediyorum. Gayet talep var ama çoğu vatandaşımız daha erken diyor. İnşallah arife günü bitiririz ve memleketimize geri döneriz. Fiyatlar ise küçükbaşlarda 16'dan başlıyor 22'ye kadar gidiyor. 74 kilo koç geldi 19,5 bin TL'ye verdim" diye konuştu. "Yıl yılı arattırıyor" Güney ilçesi Aydoğdu köyünde yetiştirdiği kurbanlıkları satmak için pazara gelen Yıldıray Akgün ise her yıl ondan önceki seneye hatırlattığını söyleyerek, "Yıl yılı arattırıyor. Geçen yıl, evvelki yılı arattırdı. Bu sene de geçen yıla arattırdı. Maliyetler yüksek ama satışlarımız normal. 100 hayvanımızdan 9 hayvanımız kaldı. Fiyatlarda ise iyi bir hayvan alacağım desen 140-200 bin TL arasında 5 ila 7 kişi arasında dolgun iyi bir hayvan bulabilirler" ifadelerini kullandı.

Soğukların vurduğu kiraz üreticisine devlet desteği Haber

Soğukların vurduğu kiraz üreticisine devlet desteği

Tarım ve Orman Bakanlığı, yaşanan don olaylarında zarar gören 17 çeşit ürüne destek vereceğini açıkladı. Açıklanan 17 ürünün içerisinde kirazın da bulunması üreticilerin bir nebze de olsun rahatlamasını sağladı. Geçtiğimiz Mart ve Nisan aylarında hava sıcaklıklarının düşmesiyle yaşanan zirai don olayında Denizli'nin Honaz İlçesinde kiraz ağaçları büyük zarar gördü. Kirazıyla meşhur olan ve coğrafi işarete sahip kentte meyve vermeğe hazırlanan ağaçların zirai dona maruz kalmasıyla mahsuller yüzde 50 zarar gördü. Tarım ve Orman Bakanlığı, 34 ilde yaşanan zirai don olayında zarar gören sigortası olan ve olmayan 17 üründe üreticiye destek olacağını açıkladı. Zirai don olayından büyük zarar gören üretici açıklanan destekle rahat nefes aldı. Zirai Dondan etkilenen ve don olayına karşı TARSİM yaptırmayan üreticilerine açıklanan desteğin büyük faydası olacağını ifade eden Honaz Ziraat Odası Başkanı Hasan Yelek, "Hava sıcaklığında yaşanan ani düşüşle kirazlarda zirai don meydana geldi. Yaşanan don olayı nedeniyle bu yıl mahsullerimizde yüzde 50 kayıp var. Ağaçlarına TARSİM yaptıranların zararları karşılanacak ama yaptırmayan üreticimizin durumu kötü olacaktı ama zirai don olayı bir afet sayıldı ve Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından zirai dondan zarar gören 17 üründe zararın karşılanacağı açıklandı. Açıklanan ürünlerin içerisinde kirazda var. Konuyla ilgili gerekli başvuru dilekçelerini üreticilerimizde topluyoruz ve Tarım ve Orman Bakanlığına ileteceğiz. TARSİM'de don kesintisi yüksek olduğu için ve bu bölgede daha önce böyle bir şey yaşanmadığı için üretici doluya karşı TARSİM yaptırıyor ama dona karşı yaptırmıyor" dedi.

Tütün üreticileri fidelerini toprakla buluşturdu Video Galeri

Tütün üreticileri fidelerini toprakla buluşturdu

Üretime başlamak için firmaların avans paralarını yatırmasını bekleyen tütün üreticisi tütün fidelerinin tarlaya dikimine başladı. Avansların geç yatırılmasından dolayı dikime geç kalındığını ifade eden Beyağaç Belediye Başkanı Sezayi Pütün, "Tütün firmaları avans vermediğinde bu iş yapılmaz hale gelir. Üretici masraflarla baş edemez" dedi. Tütün üreticisi yetiştirdikleri tütün fidelerinin tarlaya dikim masraflarını karşılayabilmek için, tütün alım firmalarının avans paralarını yatırmasını bekledi. Nisan ayında başlaması gereken fidelerin tarlaya dikimi yaklaşık bir ay geç kalarak Mayıs ayında başladı. Bazı firmaların üreticilerinin sesini duyarak avans paralarını yatırdı. Parayı alan tütün üreticisi rahat nefes alarak tarlaya dikime başladı. "Çocuklarımızı tütün parasıyla okutuyoruz" Tütün üretiminin Beyağaç için önemli olduğunu belirten tütün üreticisi Cemile Ata, "Bu söktüğümüz tütün fidelerini tarlaya makine dikiyoruz. Tütün olmazsa bizim işimiz çok zor. Çocuklarımızı buradan kazandığımız parayla okutuyoruz, düğününü yapıyoruz ve geçimimizi sağlıyoruz. Ya hayvancılık yapacağız yada tütün yapacağız. Tütün üretimi için işler Şubat ayında başlayıp Eylül ayına kadar devam ediyor. Eylül ayından sonra tütünü satış için kolileme zamanı geliyor kolileme yapıyoruz. Ürettiğimiz mahsulün parasında Şubat, Mart aylarında alıyoruz" şeklinde konuştu. "Kırsalda yaşayan üretici, tütün üretimi yapılmazsa hayatları idame ettirilemez hale gelir" Tütün üretimi için ilk aşamanın Şubat ayında toprağın ilaçlanmasıyla başladığını ve büyük emeklerle tütünün yetiştirildiğini belirten Beyağaç Belediye Başkanı Sezayi Pütün, "Şubat ayında fidan ocağı dediğimiz, tohumu toprakla buluşturulması yapılır. Tohum toprakla buluşmadan önce toprak düzenleyici dediğimiz ilaç verilerek ocaklarda ot çıkması engellenir. İlacı kullandığımızda 15 gün naylonla kapalı şekilde bekliyoruz 15 günün sonunda naylonları açarak 15 gün de toprağın havalanmasını bekliyoruz. İlaç o kadar güçlü bir ilaç ki ilacı kullandığımız yerde sadece tütün fidanı yetişiyor, başka bir şey olmuyor. Bu 1 aylık işlemin ardından tohum atıyoruz ve her gün sulama yapıyoruz. Soğuk havaların bitmesinin ardından Nisan ayı gibi bu fidanları söküp tarlaya dikiyoruz. Bu sene geç yatan avanslardan dolayı çiftçimiz dikime geç başladı. Avans paraları da Tavas Belediyesi, Kale Belediyesi ve Büyükşehir Belediyemizin çalışmalarıyla bir miktarı yatırıldı. Beyağaç'ın yüzde 60'ı avans paralarını aldı. Ama fidanlar tarlaya dikildikten sonra yine bir miktar avans alınır. Tütün firmaları avans vermediğinde bu iş yapılmaz hale gelir. Üretici masraflarla baş edemez. Firmalarda bunun bilincinde olduğu için avans desteklerine devam ediyorlar. Devletimizin de tütün üreticisine destek vermesi gerekiyor. Ege Bölgesinde tarım üreticiliği yapan köylünün yüzde 70'i tütün üreticiliği ve hayvancılık yaparak geçimini sağlıyor, çocuklarını okutuyor ve düğününü yapıyor. Bizim kırsalımızda tütüncülük ve hayvancılık yapılmadığında hayat idame ettirilemez hale gelir" ifadelerini kullandı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.