TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Erik

AGRONEWS - Erik haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Erik haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Yaşanan verim kaybı kiraz, kayısı ve erikte fiyatları etkiledi Video Galeri

Yaşanan verim kaybı kiraz, kayısı ve erikte fiyatları etkiledi

Meyve fiyatlarındaki artıştan sorumlu tutulmalarının yanlış olduğunu belirten Denizlili halciler, meyve fiyatlarındaki artışın sorumlusunun haller değil, üretimdeki verim kaybı ve plansızlık olduğunu savundu. Denizli Sebze Meyve Komisyoncular Derneği (DEMESKO) Başkanı Halil Öztürk, sebze ve meyve fiyatlarındaki artışla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Denizli Hali’nde basın mensuplarıyla bir araya gelen Öztürk, kamuoyunda hallerin fiyat artışlarının sebebiymiş gibi gösterilmesinin doğru olmadığını vurguladı. "Kiraz, kayısı ve erikte yüzde 65 verim kaybı yaşandı" Bu yılın Şubat ve Nisan aylarında yaşanan soğuk hava ve dolu etkilerinin meyve rekoltesini ciddi şekilde etkilediğini belirten Başkan Öztürk, "Kiraz, erik ve kayısı gibi sert çekirdekli meyvelerde yüzde 60 ile yüzde 65 arasında verim kaybı yaşandı. Bu da doğal olarak fiyatlara yansıdı. Örneğin kiraz, halde 200-220 TL bandında işlem görüyor. Ancak pazarda ve markette bu fiyat üç-dört katına çıkabiliyor. Özellikle sosyal medyada yer alan 'kirazın tanesi 10 TL' gibi haberler kamuoyunu meşgul etti. Fakat bu fiyatların haldeki satış fiyatlarıyla ilgisinin yok. Önümüzdeki dönemde elma ve limon fiyatlarında da artış bekleniyor. Elmada da benzer şekilde yüzde 60 ile 65 arasında verim düşüşü öngörülüyor. Bu da kış aylarında elma fiyatlarının 100 TL seviyelerine çıkmasına neden olabilir. Limon ise şu anda üreticiden 70-80 TL’ye çıkıyor, halde ise 80-90 TL bandında işlem görüyor. Tüketiciye yansıması ise 120-150 TL’ye kadar ulaşabiliyor" dedi. "Hal yasası tek başına çözüm değil" Sebze ve meyve fiyatlarındaki artışın sadece hallerle ilişkilendirilmesinin yanlış olduğunu vurgulayan Başkan Öztürk, " Türkiye’de tüketilen sebze ve meyvenin yalnızca yüzde 25 ile 30’u hallerden geçiyor. Hal böyleyken biz nasıl piyasayı tek başımıza belirleyebiliriz? 2012 yılında yürürlüğe giren 5957 sayılı Hal Yasası, beklendiği gibi fiyatları düşürmedi. O dönem 'meyve-sebzede fiyat yüzde 25 düşecek' denmişti ama tam tersi oldu. Hallerin suçlanması kolay bir yol ama yanlış bir yönlendirme" dedi. "Tarımda planlama şart" Tarım politikalarında planlama eksikliği olduğunu vurgulayan Öztürk, çözüm önerilerini de şöyle sıraladı: "Tarım Bakanlığı ve ilgili kurumlar, üretimin planlı bir şekilde yapılmasını sağlamalı. Hangi bölgede ne kadar ürüne ihtiyaç varsa ona göre üretim yapılmalı. Ayrıca üreticiye doğal afetlere karşı koruma sağlayacak destekler verilmeli. Üretici üretsin, ama pazarlama işini profesyonel yapılar yapsın. Kooperatifler, birlikler ve mevcut haller bu iş için en uygun yapılardır. Meyve-sebze fiyatlarındaki artışın tek sorumlusu haller değildir. Bizler bu işin sadece bir parçasıyız. Sorunun çözümü üretimde, planlamada ve desteklemededir. Lütfen algılara değil, gerçeklere bakalım."

Doğu’nun Çukurova’sından çevre illere meyve ve sebze satılıyor Haber

Doğu’nun Çukurova’sından çevre illere meyve ve sebze satılıyor

Doğu Anadolu'nun bereketli topraklarından biri olan Iğdır, her geçen gün artan tarımsal üretimiyle dikkat çekiyor. Özellikle sebze ve meyve yetiştiriciliğinde önemli bir potansiyele sahip olan Iğdır, çevre illere de taze ürünlerini ulaştırıyor. Doğu’nun Çukurova’sı olarak bilinen Iğdır, iklimi ve toprak yapısı, özellikle domates, biber, salatalık gibi sebzelerin yanı sıra kayısı, elma, erik, üzüm gibi meyvelerin yetiştirilmesine uygun ortam sağlıyor. Bu ürünler, bölgedeki üreticilerin özenli çalışmaları sonucu kaliteli ve doğal bir şekilde hasat edilerek piyasaya sunuluyor. Iğdır’dan çevre illere yapılan sebze ve meyve sevkiyatları, hem yerel ekonomiye katkı sağlıyor hem de tüketicilere sağlıklı ve taze ürünlerin ulaşmasını mümkün kılıyor. Böylelikle, Iğdır’ın tarımsal zenginliği, bölgenin tanıtımına ve ekonomik büyümesine olumlu katkıda bulunuyor  Melekli beldesinde sebze ve meyve alım satımı yapan Ahmet Türkeli, Iğdır'ın bereketli topraklarında her türlü meyve ve sebzenin yetiştiğini belirterek; “Iğdır'ımızın toprakları çok verimlidir. Sularımız Aras nehrinden geliyor, tatlıdır. Buranın güneş oranı da çok olduğu için Doğu Anadolu'nun Çukurova'sı olarak bilinir. Bundan dolayı meyve ve sebzesi tatlıdır. Şu an satışlarımız biraz düşmüştür. Üretici bu sezon zor durumdadır, diyebiliriz. Domatesin kilosu şu an 5 lira, karpuz 3 lira kavun dört 4 e 5 lira olmuş durumdadır. Kayısı döneminde en çok alıcı Trabzon'dan geliyordu. Sebze ve meyve de ise en çok Doğu Güneydoğu Bölgesinde gelen çoktur” dedi.

Başkan Şeker: Haber

Başkan Şeker: "Türkiye’de sofralık kayısı deyince akla Mut gelir"

Yeni kayısı hasat sezonu ile ilgili bilgi veren Mersin Mut Belediye Başkanı Volkan Şeker, "Türkiye´de sofralık kayısı deyince akla Mut, zeytin deyince akla Mut, sıfır asitsiz Zeytinyağı deyince Mut, Erik deyince akla Mut, tarım deyince akla Mut gelir" dedi. Türkiye’nin Sofralık kayısı üretiminde ilk sırada yer alan Mersin’in Mut ilçesinde ay sonu ile hasadın başlaması bekleniyor. Hem iç hem dış piyasaya gönderilen kayısı önemli bir gelir kaynağı sağlıyor. Bu yıl sofralık kayısıda hem iç piyasada hem de ihracatta diğer yıllara göre daha da artacağını belirten Mut Belediye Başkanı Volkan Şeker, sofralık kayısıda Türkiye’de en kaliteli ürünün Mut´ta yetiştirildiğini belirtti. Şeker,"Bunu tüm Türkiye´ye duyurup, en büyük pazar payından Mut´un yararlanması için mücadele ediyoruz" diye konuştu. Türkiye’nin sofralık kayısı üretiminin yüzde 90’ının üretiminin ilçelerinde gerçekleştirildiğine dikkat çeken Şeker, "Mut, tarımda önemli bir yere sahip. Türkiye’de sofralık kayısı deyince akla Mut, zeytin deyince akla Mut, Erik deyince akla Mut, Tarım deyince akla Mut gelir. Türkiye’de en kaliteli ürünün Mut´ta üretildiğini hepimiz biliyoruz. Sofralık kayısı üretiminde Mut rakipsiz ve bunu da tüm Türkiye´ye ve Dünya ülkelerine duyurup, en büyük pazar payından Mut´un yararlanması için mücadele ediyoruz herkesin bilmesini istiyorum" şeklinde konuştu. Her zaman Mut üreticilerinden yana olduklarını aktaran Şeker, “Yine bir kayısı sezonuna geldik. Nisan ayı içerisinde açık alanda sofralık kayısı satışına başlanır. İlçeye ellinin üzerinde ihracatçı geliyor. Buda kayısımızın ülkelere ihracatı yapılması demek. Vatandaş evine götüreceği ekmeği rahat ve iyi bir kazanç elde ettikleri zaman mutlu olurlar, huzurlu olurlar ve geleceğe güvenle bakarlar. Mut Belediye Başkanı olarak ve Mut´un bir evladı olarak, tarımın daima yanındayız. Her zaman her vatandaşımızın ekmeğinin de bir gram da olsa, bir milim de olsa yardımcı olabilmek adına mücadele vermekteyiz” ifadelerini kullandı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.