TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Güncel Hayvancılık Haberleri

AGRONEWS - Güncel Hayvancılık Haberleri haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Güncel Hayvancılık Haberleri haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Ayva üretiminde kalıntısız tarım için üreticilere tuzak dağıtıldı Haber

Ayva üretiminde kalıntısız tarım için üreticilere tuzak dağıtıldı

Tarım ve Orman Bakanlığı, Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü, Bitki Sağlığı ve Karantina Daire Başkanlığı "Kalıntı Eylem Planı Biyoteknik Mücadele Projesi" kapsamında, Pamukkale ilçesinde nar, ayva ve bağda kalıntı ile mücadele amacıyla üreticilere Akdeniz meyve sineği zararlısına karşı Tephri-trap (feromon+tuzak) dağıtımı yapıldı. Ayva üretiminin yoğun olarak yapıldığı Pamukkale ilçemizde ki 14 üreticiye Akdeniz meyve sineği zararlısına karşı 2025 üretim sezonunda biyoteknik mücadele yönteminde kullanılmak üzere tuzak dağıtımı yapıldı. Pamukkale ilçesinde düzenlenen törene Denizli Valisi Ömer Faruk Coşkun, Merkezefendi Kaymakamı Abdullah Demir, İl Tarım ve Orman Müdürü Mustafa Nevzat Zayim, teknik personel ve üreticiler katıldı. Kalıntısız yaş meyve ve sebzenin ülke ekonomisine katkısı hakkında duyduğu memnuniyeti dile getiren Vali Ömer Faruk Coşkun, "İl Tarım ve Orman Müdürlüğümüz yine güzel bir proje ile üreticilerimize ve Denizli’mize hizmeti bir adım daha öne taşıyor. Biyoteknik mücadelede hem zararlıları erken aşamada izleme hem de etkin şekilde kontrol altına alma amaçlarıyla oldukça verimli ve çevre dostu bir yöntem olarak öne çıkmaktadır. Proje ile hem ürün kalıntısız hale getirilmekte hem de sürdürülebilir ve çevre dostu tarım uygulamaları desteklenmektedir. Özellikle Ayva üretim merkezimiz Pamukkale İlçemizde dağıtımını yaptığımız tuzakların üreticilerimize ve ülkemize hayırlı olmasını diliyor teşekkür ediyorum" dedi. "2025 üretim sezonunda kullanılmak üzere toplam 2 bin adet Tephri-trap’ın dağıtımı yapacağız" İl Tarım ve Orman Müdürü Mustafa Nevzat Zayim, "İlimiz meyve yetiştiriciliği potansiyeli ve ihracatı bakımından özellikle ülkemizde önemli bir yere sahiptir. İlimizde yetiştirilen ayva, üzüm, şeftali, nektarin ve nar en fazla ihracatı yapılan ürünler arasında yer almaktadır. Bugün Pamukkale ilçemizde nar, ayva ve bağda Kalıntı Eylem Planı biyoteknik mücadele kapsamında 14 üreticimizin 250 dekar ayva bahçesinde Akdeniz meyve sineği zararlısına karşı 2025 üretim sezonunda kullanılmak üzere toplam 2 bin adet Tephri-trap’ın dağıtımı yapacağız. Bu kapsamda dağıtımı yaptığımız Tephri-trap ayva meyvesinde Akdeniz meyve sineğiyle mücadelede kullanımı, özellikle pestisit kalıntısını istenmeyen seviyelere çekme ve sürdürülebilir üretim açısından kritik bir rol oynamaktadır. Akdeniz meyve sineği polifag bir zararlı ve ihracatta toleransı sıfır olmasına istinaden zararlı ile mücadele ilimiz ekonomisi yönünden çok önemlidir. Geniş konukçu ağı zararlının yaşam döngüsünü kolaylaştırarak mücadelesini zorlaştırmaktadır" ifadelerini kullandı.

Yanan narenciyeler, ‘Akdeniz Meyve Sineği' sorununa yol açabilir Haber

Yanan narenciyeler, ‘Akdeniz Meyve Sineği' sorununa yol açabilir

Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, sineğin popülasyonunun şu anda olmadığını ancak artabileceğine karşı uyarılarda bulunup meyvelerin gömülmesi gerektiğini söyledi. Türkiye'nin en sıcak illerinden Adana'da Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerine göre 9 Ağustos'ta hava sıcaklığı 47,5 derece olarak ölçüldü. Son 95 yılın en sıcak günü olarak kayda geçen 9 Ağustos'ta aşırı sıcaklar nedeniyle limon, portakal, mandalina gibi narenciye ürünlerinde güneş yanıkları oluştu. Akdeniz Meyve Sineği'ne besin kaynağı doğdu Meyvelerin yanıp dalında kalması ise narenciye zararlısı ‘Akdeniz Meyve Sineği' için yeni bir besin kaynağı oluşturdu. Ancak üreticiler, meyvelerin toplanıp gömülmesi gerektiğin, aksi taktirde zararlının popülasyonunun artabileceğine karşı uyarılarda bulundu. Konuyla ilgili Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan bilgi verdi. Başkan Doğan, "Meyve sineğiyle mücadelede en etkili yöntemlerden biri, dalda kalan ve zarar görmüş meyvelerin toplanarak gömülmesidir. Bu uygulama hem kendi bahçemizi hem de çevredeki üreticilerin ürünlerini koruyacaktır. Akdeniz Meyve Sineği popülasyonu şu anda yok. Ancak sıcakta yanan meyvelerin büyük boyları sineğe besin kaynağı olacaktır. Bu ürünlerin siyah poşetlerde bekletilip sonrada gömülmesi gerekmektedir" ifadelerini kullandı. "Tatlanmış meyve, popülasyon kaynağı" Akdeniz Meyve Sineği popülasyonunun artmasının ihracatı ve iç piyasayı olumsuz etkileyeceğine vurgu yapan Doğan, daha sonra şunları söyledi: "Dalında yanan ve dökülen meyveler, Akdeniz Meyve Sineği için uygun üreme alanı oluşturuyor. Bu durum, zararlı popülasyonunun artmasına yol açabilir. Akdeniz Meyve Sineği popülasyonu artmasın diye yanan meyveler gömülmeli. O büyük meyveler tatlı, şekerli olduğu için Akdeniz Meyve Sineği için bir popülasyon kaynağı."

Haber

"Bursa siyahı"nda genç bahçeler rekolteyi kurtardı

Dünyada sadece Bursa'nın 30 köyünde üretilen ve İngiltere Düşesi Kate Middleton'un hamilelik döneminde bulantılarına karşı kullanmasıyla Kraliçe İnciri olarak ün yapan siyah incirde 150-200 liralık kilogram fiyatı üreticinin beklentisini karşıladı. Önümüzdeki sene Japonya'da ihracata başlanacağı açıklandı. Dünyanın en kaliteli inciri" olarak nitelendirilen, eşsiz lezzeti, dolgun dış görüntüsü ve aromasıyla en çok Avrupa ülkelerinden ilgi gören Bursa siyahı, geçen yıl 32 ülkeye gönderildi. Bu yıl nisanda yaşanan zirai don nedeniyle birçok meyve gibi Bursa siyahı incir de zarar gördü. Bazı yerlerde rekolte kaybı ve kalite bozuklukları ortaya çıktı. Bursa'nın Osmangazi, Gemlik, Mudanya ve Nilüfer ilçelerindeki 30 köyde üretilen Bursa'ya özgü siyah incirde çiftçiler, ihracatlık ürün için hasada başladı. Osmangazi Ziraat Odası Başkanı İsmail Altınkaya, bu yıl don nedeniyle bazı bölgelerde rekolte eksikliği yaşandığını belirterek, zirai donun etkilemediği alanlarda ise verimin güzel olduğunu aktardı. Sezonun erken kapanacağını düşündüklerini dile getiren Altınkaya, "Şu anda piyasa da iyi ürün de iyi. Bu kadarını beklemiyorduk ağaçlar kendini iyi topladı. Bir ara 190-200 liraya çıktı. Ancak 150 liraya düştü. Bu rakamın altına düşmezse iyi, çiftçinin beklentisini karşılar" dedi. Çiftçi Cevat Esen ise ürün rekoltesinin geçen yıla göre düşük olduğunu ancak oluşan rakamların üreticileri memnun ettiğini belirterek, "Bazı bahçelerde verim yüzde 30'a kadar düştü. Düşük rekolte ve oluşan fiyatla geçen yılı aratmaz kazancımız" diye konuştu. Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçılar Birliği Başkanı Senih Yazgan, Bursa siyahı incirde geçen yıla göre zirai don nedeniyle eksik yaşandığını ifade ederek, eksiklik olmayan yerlerde e kalite sorunuyla karşılaştıklarını anlattı. Her yıl yeni dikilen fidanlarla yeni bahçeler kurulduğunu dile getiren Yazgan, şöyle konuştu: "Yeni fidanların üretime girmesiyle zirai donla oluşacak kaybı kapatacağımızı düşünüyoruz. Rekolte kaybı var ancak yeni genç bahçelerden gelen ilave üretim de var. Bursa siyahı olarak bakarsanız geçen yılın ihracat rakamlarını yakalarız diye tahmin ediyoruz. Bursa'nın yıllık ortalama 15 bin ton ve ülke geneli de 18 bin ton ihracat oluyor. Bu yıl da bu rakamlara ulaşırız." İhracatta rakamların, girdi maliyetleri ve fiyatlandırma açısından pazarların kabul edebileceği bir fiyat temeline oturması gerektiğini belirten Yazgan, "İlk günler olması nedeniyle hem üreticinin hem de ihracatçının beklentileri olarak baktığımızda fiyat dalgalanmaları görüyoruz. Birkaç gün sonra fiyat dalgalanmalarının yerine oturacağını ve Bursa siyahı incirde iyi bir sezon geçireceğimize inanıyoruz" dedi. Japonya pazarı 2026 yılında açılabilir Bu yıl zirai don nedeniyle bir kayıp olduğunu ancak asıl önemlisinin önümüzdeki yıllarda verimin artacağını vurgulayan Yazgan, "Yeni pazarlar arıyoruz. Japonya pazarının 2026 yılında açılmasını bekliyoruz. Uzakdoğu pazarı açılırsa Bursa siyahının önü açılmış olacak." ifadesini kullandı. Bursa siyahında Orta Avrupa ve Balkan ülkeleri ile Rusya'nın önemli pazarlar olduğuna dikkati çeken Yazgan, "Hong Kong ve Kanada yeni pazarlar ama geliştirilmeye ihtiyaç duyulan pazarlar. Bu konuda en büyük eksikliğimiz lojistik maliyetlerinin bu pazarlara girmede önemli parametre olduğunu ifade etmek istiyorum. Eğer buralarda beklentilerimiz düzeyinde lojistik maliyetleri elde edebilirsek; daha domine edebilecek yüklü miktarlarda mal gönderdiğimiz o pazarların da gelişeceğini düşünüyorum." diye konuştu.

Aşırı sıcaklar Siirt fıstığı rekoltesinde yüzde 80 kaybettirdi Haber

Aşırı sıcaklar Siirt fıstığı rekoltesinde yüzde 80 kaybettirdi

Üreticiler, yüksek sıcaklıklar nedeniyle fıstık ağaçlarının kuruduğunu belirterek bu yıl rekoltede ciddi düşüş beklendiğini ifade etti. Özellikle sulama imkanı kısıtlı olan bölgelerde kayıpların daha fazla yaşandığı kaydedildi. Siirt Fıstık Üreticileri Birliği Başkanı Şuayip Aslan, bu yıl "var yılı" olmasına rağmen fıstıkta ciddi kayıplar yaşandığını belirterek, yaklaşık 1 milyon fıstık ağacının kuruyabileceği uyarısında bulundu. Aslan, kentte 450 bin dekar alanda fıstık üretimi yapıldığını, normal şartlarda 45 bin ton rekolte beklenirken yüzde 70-80 oranında kayıp öngörüldüğünü belirterek, "Maalesef bu kaybın cezasını da vebalini de üretici çekiyor. Eğer kuraklık bu şekilde devam ederse milyonlarca ağaç kuruyacak" dedi. Siirt'te 6 baraj bulunmasına rağmen, fıstık ağaçlarının bu barajlardan sulanamadığına dikkat çeken Aslan, "Sulanan bahçelerde kayıp oranı yüzde 1-2 civarındayken, sulanamayan bölgelerde bu oran yüzde 80'e ulaştı. Gelecek yılın ürününü de kaybettik. Nisan ayında ülke genelinde yaşanan ciddi don olayı, Siirt'teki fıstık üretimini de olumsuz etkiledi. Malatya'da kayısı üretimi zarar gördü; ancak şu anda Siirt'teki fıstık zararı, Malatya'daki kayısı zararının iki katıdır. Çünkü fıstığın katma değeri çok daha yüksek. Üstelik bir fıstık ağacı 20 yılda yetişiyor" diye konuştu. Normalde hasadın 15 Eylül'de başladığını, ancak bu yıl ürün azlığı nedeniyle 1 Ağustos'tan itibaren erken toplamaya başladıklarını belirten Aslan, "Aslında bu bir hasat değil; ürünü kaybetmemek için topluyoruz. Ağaçların kurumasını önlemek adına, üzerlerindeki yükü hafifletmeye çalışıyoruz" ifadelerini kullandı.

Coğrafi işaretli balın hasadı başladı, kilosu 1500 TL Haber

Coğrafi işaretli balın hasadı başladı, kilosu 1500 TL

İçeriğinde doğal şekerler, vitaminler, mineraller ve antioksidanlar bulunan coğrafi işaretli Ardahan balının hasadı başladı. Kafkas arılarının eşsiz floralara sahip yüksek rakımlı dağlarda yetişen çiçeklerden alınan polenlerle elde edilen Ardahan balı, süzüldükten sonra eşsiz bir şifa ortaya çıkarıyor. Ardahan Kafkas Arısı Üretim Eğitim ve Gen Merkezi Müdürü Sinan Aydın, "Kafkas Arısı Gen merkezi Müdürlüğü olarak Ardahan ilindeki arıcıları ziyaret edip, bal hasat döneminde özellikle hasat kontrolünü yapıp, hasatla ilgili detaylı bilgileri arıcılarımıza veriyoruz" dedi. Aydın, bugün bu işi hem teknik olarak hem de kapasite noktasında başıyla yapan Ardahan'ın en büyük arıcılarından bir olan arıcı Cüneyt Mostura'yı arılığında ziyaret ettiklerini söyledi. Aydın, Ardahan balının değeri hem kirlilikten uzak olması hem de Kafkas arısı gibi özel bir ırktan elde edildiği için çok önemli olduğunu söyleyerek, "Ardahan ili, Kafkas arısının gen merkezi olduğu için dünyadaki 4 tane ırktan bir tanesi. Dolayısıyla gerek dil uzunluğu, gerek sakinliği, gerekse propolis verimi ve bal verimi noktasında Türkiye'deki damızlık noktasında büyük ihtiyaç duyulan önemli bir bal arısı ırkından bir tanesi. 2025 yılı verim noktasında tahminlerin üzerinde gerçekleşti. 2025 yılında hem arı sağlığı noktasında gerekse bal verimi noktasında Türkiye ortalamasının çok üzerinde bir bal sağımı gerçekleşti. Dolayısıyla 2025 yılı Ardahan arıcılığı için gayet verimli bir sezon oldu. Çünkü ilimiz yaklaşık 1800 bitki türünün var olduğu ve kimyasal ve biyolojik kirliliğin neredeyse yok denecek kadar kimyasal gübrenin kullanılmadığı, dolayısıyla böyle Türkiye'deki nadir coğrafyalardan bir tanesi. Ardahan balının da değeri hem kirlilikten uzak olması hem de Kafkas arısı gibi özel bir ırktan elde edilmesi çok önemli'' diye konuştu. Ardahan Merkeze bağlı Kazlıköy'de arıcılık yapan Arıcı Cüneyt Mostura ise, ata dede mesleği olan bu işi 2010 yılında Ardahan Üniversitesi arıcılık bölümünden mezun olduktan sonra başladığını söyleyerek, ''Yaklaşık 1000 koloni ile çalışmaktayım. Burada bal üretimi ve ilkbahar aylarında arı satışı yapıyorum. 2025 sezonu Ardahan için çok iyi bir sezon olarak geçti'' şeklinde konuştu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.