Kilis Haberleri - Son Dakika Kilis Haber Güncel Gelişmeler

Antep Fıstığında Hasat Tamamlandı, Rekolte Düşüşte

Gaziantep'te 'yeşil altın' olarak bilinen Antep fıstığında hasat sezonu son toplanan fıstıklarla birlikte sona erdi. İlkbaharda yaşanan zirai don, büyüme döneminde kuraklık ve son olarak meyvenin gelişme sürecindeki yüksek sıcaklığın vurduğu Antep fıstığında yok yılının da etkisiyle rekolte büyük oranda düştü. Gaziantep'te fıstık yetiştiricilerinin bin bir zahmetle yetiştirdikleri Antep fıstığı hasadı son toplanan fıstıklarla birlikte sona erdi. Antep fıstığı üretiminde önemle bir yere sahip olan Gaziantep'te fıstık bu yıl rekoltesiyle çiftçileri üzdü. Türkiye genelinde yaşanan kuraklıktan dolayı yeterli yağış düşmediği için yaşanan verim ve rekolte kaybı zirai don etkisi ile birlikte üreticileri daha çok endişelendirdi. Yok yılını yaşayan Antep fıstığını zirai don ve aşırı sıcaklık da vurdu Bu sene ‘yok yılı'nın yanı sıra son yıllarda yaşanan kuraklığın etkilediği Antep fıstığını zirai don ve aşırı sıcaklık da vurdu. Fıstık yetiştiricilerinin bin bir emek ve zahmetle yetiştirdikleri, kentin önemli geçim kaynaklarından olan ve "yeşil altın" olarak da adlandırılan Antep fıstığında yapılan son hasatla sezon tamamlandı. Vazgeçilmez lezzetler arasında Geçtiğimiz yıllarda yüksek getirisi nedeniyle üreticinin büyük rağbet gösterdiği başta Gaziantep, Kilis ve Şanlıurfa olmak üzere Türkiye'deki birçok ilde yetiştirilen Antep fıstığı, baklava başta olmak üzere bölgeye ait birçok yemekten tatlıya kadar hemen her alanda mutfakların değişmez lezzetleri arasında yer alıyor. Kullanım amacına göre farklı dönemlerde hasat edilen, Temmuz ayının ortalarında başlayan ve eylül ayının sonuna kadar devam eden Antep fıstığı hasadını ekim ayına bırakan çiftçiler de oldu. Temmuz ayında başlayan hasat sezonu Ekim ayı ile sona erdi Bu yıl "yok yılı" olduğundan dolayı geçen yıla göre rekoltede yüzde 80 civarında bir düşüşün yaşandığı tahmin edilen Antep fıstığında hasat dönemi toplanan fıstıkların ardından sona erdi. Hasada temmuz ayında baklava yapımında kullanılan "boz" fıstığın hasadı ile başlayan üreticiler, Eylül ayının başından itibaren başladıkları "kırmızı ben" fıstığı hasadını tamamlayarak sezonu tamamladı. "Tekin Antep fıstığı" çeşidinde son hasat yapıldı Oğuzeli ilçesinin kırsal Uğurova Mahallesi'nde "tekin Antep fıstığı" çeşidi yetiştiriciliği yapan Ali Rıza Özdemir de son hasadını yaptı. Antep fıstığı çeşitlerinden en erken olgunlaşan çeşit olan, yazı uzun ve sıcak olan bölgelerde yetişen "tekin Antep fıstığı" çeşidinin hasadı için işçiler sabah saatlerinde gruplar halinde bahçelere giderek ağaçların altlarına branda açıp, dallardan elleriyle tek tek fıstıkları salkımıyla birlikte topladı. "Kuraklık verimi düşürdü" Son Antep fıstığı hasadını yapan çiftçileri ziyaret eden Gaziantep Tarım ve Orman İl Müdürü İbrahim Sağlam, geçen yıla oranla Antep fıstığında bu yıl rekoltenin düşük olduğunu söyledi. Bu yılın çok kurak geçtiğini belirten Sağlam, "Gaziantep ilimizde biliyorsunuz 3 milyon 468 bin dekar bir tarımsal alanımız var. Bunun 2 milyon 200 bin dekarı meyvecilikle kaplı. Bu 2 milyon 200 bin dekar alanın 1 milyon 430 bin dekarı da Antep fıstığıyla tarım yapılmaktadır. Dolayısıyla geçtiğimiz yıl 1 milyon 430 bin dekar da yaklaşık 175 bin ton civarı bir rekoltemiz gerçekleşmişti. Oğuzeli ilçesinde ve Gaziantep genelinde 2025 yılı biraz kurak geçti ama bu hasat yaptığımız bahçe şu anda sulanabilen bir bahçe ve bundan dolayı maşallah meyvelerde de verimliyiz. Ama geçtiğimiz yıla göre bu yıl yağış rakamlarına baktığımızda bugüne kadar yağan yağış miktarımız 199 kilo ve bu çok anormal bir kuraklık. Geçtiğimiz yıl 700 mililitre bir yağış varken bir önceki yılların ortalamasına baktığımızda 400-450 kilo olan bir yağış varken 2025 yılı içerisinde şu anda 199 mililitredir" dedi. "Kuraklıktan dolayı 50 bin ton gibi bir rekolte tahmin ediyoruz" Fıstık hasadının tamamlandığını söyleyen Sağlam, "Antep fıstığında bu yıl kuraklıktan dolayı rekolte düşüklüğü bekliyoruz. Fiyatlarda da bir yükselme olacak. 2025 rekoltesinde 50 bin ton gibi bir rekolte tahmin ediyoruz ama hasat tamamlandığında rekolte o zaman tam net çıkacak. Antep fıstığı ilimiz için önemli bir üründür. Buğdayın konumu nasıl önemliyse Antep fıstığı da Gaziantep için o kadar önemli ve sadece üretimde değil sanayide de fabrikalarda hem işleniyor, pazarlanıyor. Şanlıurfa'da, Siirt'te de Antep fıstığı var ama Gaziantep'ten pazarlanması önemli ve kentin genel geçim kaynağı Antep fıstığı üzerinden yapılmaktadır" diye konuştu. Kuraklık yetiştiriciyi sulu tarıma yönlendirdi Fıstık yetiştiricisi Ali Rıza Özdemir ise Antep fıstığında normalde iki yılda bir ürün alındığını, yaşanan kuraklık nedeniyle yeni çeşit arayışına girdiklerini ve kuraklık nedeniyle sulu tarıma geçtiklerini ifade etti.

Horoz karası üzümünde kara yıl

Musabeyli ilçesine bağlı Kayapınar Köyü Muhtarı Ramazan Ercan, her yıl yaklaşık 5 bin ton olan horoz karası üzümü rekoltesinin bu yıl bin tona kadar düşmesinin beklendiğini belirtti. Muhtar Ercan, "Gerek don, gerekse aşırı sıcaklık ve kuraklık sebebiyle rekoltede bu kadar düşüş yaşandı. Durumu İlçe Tarım Müdürümüz Nurettin Bey'e ilettik. Görevli personeller geldi, incelemesini yaptı ve raporunu tuttu. Ancak bu raporun ne sonuç vereceğini henüz bilmiyoruz. Bizler Musabeyli ilçesi olarak tüm çiftçilerimiz adına devletten destek bekliyoruz" dedi. "Şelale gibi akan suyumuz kurudu" Kuraklığın sadece ürünleri değil, su kaynaklarını da etkilediğini ifade eden Muhtar Ercan, "Yıllardan beri şelale gibi akan suyumuz vardı, ancak bu yıl tamamen kurudu. Köyümüzün ismi de bu kayanın altından çıkan su kaynağından geliyor. Kayapınar Köyü ismini buradan alıyor" diye konuştu.

Kilis’te Horoz Karası üzüm bağlarında budama zamanı

Kilis’in Musabeyli ilçesine bağlı Aşağıbademli Köyü'nde bölgenin en önemli tarım ürünlerinden biri olan Horoz Karası üzüm bağlarında budama çalışmalarına başlandı. Çiftçilerin mesaisine Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Güven Özdemir de katılarak destek verdi. Budama işlemiyle birlikte, yaklaşık sekiz ay sürecek üzüm yolculuğu başlamış oldu. Budamayla üzüm yolculuğu başlıyor Kilis’te üzüm üretim alanının 160 bin dekara ulaştığını belirten Özdemir, Musabeyli ilçesinde bağcılığın en önemli geçim kaynaklarından biri olduğunu vurguladı. “Budamayla başlayan süreç, sofralık üzüm, pekmez ve kurutmalık üretimiyle tamamlanıyor. Ayrıca üzümün farklı dönemlerinde elde edilen çubuklar yakacak olarak kullanılırken, yaprakları sarma yapımında değerlendiriliyor” dedi. Verimi artırmak için budama ve yağış önemli Geçen yıl yaşanan rekolte düşüklüğüne dikkat çeken Özdemir, çiftçilerin mağduriyet yaşadığını belirterek, budamanın hastalık ve zararlılardan korunmada önemli rol oynadığını ifade etti. Çiftçi Mehmet Yener ise budamanın bu yıl erken başladığını, ancak yağışların verim için kritik öneme sahip olduğunu belirterek, “Geçen yıl verim çok düşüktü, bu yıl bol yağış bekliyoruz” dedi.

Altın Fiyatları Arttı, Sahtecilik Vakaları Çoğaldı

"Sahtecilerin İştahı Kabardı" Bilik, altın fiyatlarının yükselmesiyle sahtecilik yapanların da daha cesur hale geldiğini vurgulayarak, "Bir yüzük ya da zincir 25 bin ila 50 bin lirayı bulabiliyor. Bu durum dolandırıcıların iştahını kabartıyor" dedi. "İki Haftada Bir Sahte Altın Vakası Görüyoruz" Sahte altının genellikle 22 ayar gibi gösterildiğini belirten Bilik, "Renk verilerek sahte zincirin üzerine 916 milyem damgası vuruluyor. Böylece ürün, gerçek 22 ayar altın gibi piyasaya sürülüyor. Kuyumcu esnafımız sık sık bu durumla karşılaşıyor. Neredeyse iki haftada bir sahte altın olayı yaşıyoruz ve hemen emniyet birimlerine bildiriyoruz" ifadelerini kullandı. Sahte Altın Nasıl Anlaşılır? Bilik, kuyumcuların mihenk taşları ve analiz evlerinde yaptıkları testlerle sahte altını tespit ettiklerini belirtti. "Kilis’te bulunan ayar ve analiz evimizde bu sahteciliği ortaya çıkarıyoruz. Emniyet de bu konuda titizlikle çalışıyor" dedi. Vatandaşlara Uyarı: "Altını İyi Araştırın" Bilik, sahte altınların genellikle küçük bir kısmının gerçek altın, geri kalanının ise tamamen sahte olduğunu belirterek vatandaşlara dikkatli olmaları çağrısında bulundu. "Sahte altın yakıldığında, sahte kısımlar siyahlaşarak ortaya çıkar. Bu nedenle altın alırken mutlaka güvenilir yerlerden ve belgeli olarak alışveriş yapılmalı" diye konuştu.

Kilis'te 4 Milyon Ağaçta Altın Madalyalı Zeytinin Hasadı Başladı

Türkiye'nin önemli zeytin ve zeytinyağı üretim merkezlerinden Kilis'te, asırlık ağaçlardan zeytin hasadı başladı. Sabahın ilk ışıklarıyla tarlalara giden çiftçiler ve tarım işçileri, olgunlaşmış zeytinleri özenle topluyor. Kilis Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Güven Özdemir, bölgenin zengin zeytin tarihine dikkat çekiyor. Oylum Hüyük'teki kazılarda 4 bin 500 yıllık zeytin çekirdeği bulunduğunu hatırlatan Özdemir, Kilis zeytinyağının Almanya'daki uluslararası yarışmada altın madalya kazandığını vurguluyor. Kilis zeytinyağının yüksek polifenol ve düşük asit oranıyla öne çıktığını belirten Özdemir, bu sezon 10 bin ton zeytinyağı üretimi beklediklerini ifade ediyor. Üç kuşaktır zeytin üreticiliği yapan genç girişimci Enes Kaplan ise aile geleneğini sürdürüyor. Devlet desteğiyle üretimini geliştirdiğini anlatan Kaplan, "Sabahın ilk ışıklarından itibaren tarım işçileriyle topladığımız zeytinleri kendi fabrikamızda sıkıyoruz. Geleneksel yöntemlerle ürettiğimiz zeytinyağını paketleyip dünyanın dört bir yanına gönderiyoruz" diyor.

Kilis’te İlk Soğuk Sıkım Zeytinyağı Üretimi Yapılıyor

Türkiye’nin zeytinyağı üretim merkezlerinden Kilis’te, soğuk sıkım için erken hasat dönemi başladı. Suriye sınırında yer alan kentte, 3 milyon 500 bin zeytin ağacı bulunuyor ve bu yıl yağışların fazla olması nedeniyle üreticiler hasada yaklaşık 10 gün önce başladı. Erken hasat edilen zeytinlerden üretilen soğuk sıkım zeytinyağları, üreticilerin yüzünü güldürüyor. Polifenol Zengini Zeytinyağı Kilis zeytini, yüksek yağ oranı ve lezzetiyle öne çıkarken, bu dönemde üretilen zeytinyağlarının polifenol içeriği bakımından zengin olduğunu belirten zeytinyağı üreticisi Ali Hayta, “Kilis zeytinyağı, acılık ve yakıcılığıyla ön planda. 6 yıldır bu çeşidin geliştirilmesi için çalışmalar yapıyoruz,” dedi. Uluslararası Ödüller ve İhracat Hayta, ürettikleri zeytinyağıyla uluslararası yarışmalarda 20’den fazla altın madalya kazandıklarını, bu başarıların Japonya, Milano, Berlin, Kanada, Londra ve New York gibi yerlerde elde edildiğini belirtti. Kilis zeytinyağları, Amerika, İsveç, Norveç, Almanya ve Hollanda gibi ülkelere ihraç ediliyor.

Kilis’in Horoz Karası Üzümünün Sofralara Zorlu Yolculuğu Başladı

Kilis, Suriye sınırında yer alan bir kent olarak, tescilli ürünleri arasında ‘Horoz karası üzümü’ ile dikkat çekiyor. Üzüm hasadı, bağ makasıyla teveklerden kesilen üzümlerin özenle ayrılmasıyla başlıyor. Sağlam üzümler, potasyum, soda ve zeytinyağı karışımıyla yağlanarak, daha sonra hazırlanan sergi alanlarında 7 ile 10 gün boyunca güneş altında kurutuluyor. Üreticilerin Geçim Kaynağı Kilis karası, hasat aşamasından işlenmesine kadar her aşamada üreticilere katkı sağlıyor. Bu üzüm çeşidi, bölgenin verimli topraklarında yıllardır üretiliyor. 2020 yılında devlet desteğiyle kurulan Üzüm Birliği, hem iç hem de dış piyasaya ihracat yaparak bu ürünü kış aylarının vazgeçilmezi haline getiriyor. Horoz karası üzümü, güneş altında bekletilerek kurutulduktan sonra siyah inci olarak anılıyor. Üzüm Üreticileri Birliği'nin Çabaları Üzüm Üreticileri Birlik Başkanı Mehmet Yalçın, sezon boyunca yaklaşık 300 ton üzüm işlediklerini belirtti. Birlik, 2021 yılında faaliyete geçti ve GAP İdaresi, İpek Yolu Kalkınma Ajansı, Kilis Valiliği ve İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile ortaklaşa olarak kuruldu. Yalçın, “Kilis’in adı ve coğrafyasıyla birleşen ‘Horoz Karası üzümü’nün zahmetli yolculuğu devam ediyor. 44 kişilik bir ekiple 2 vardiya çalışarak, hedefimiz 500 ile 600 ton arasında üretim yapmak,” dedi. Pazar Hedefleri Kurutulan üzümler, İstanbul, Ankara, Bursa ve Trabzon gibi büyük şehirlere gönderilerek iç piyasaya sunuluyor. Üzüm Birliği, hem iç hem de dış piyasada bu tescilli ürünün tanıtımını yaparak Kilis’in tarımına değer katmayı sürdürüyor.

Kilis’te balıklar tezgahtaki yerlerini aldı

Av yasağının kalkmasıyla birlikte balık sezonu açılırken Kilis’te balıklar tezgahtaki yerini aldı. Balık sezonunun açılmasıyla birlikte İskenderun, Mersin ve İzmir Körfezi’nden getirilen balıklar satışa sunuluyor. Balık satıcısı Uğur İncirli av sezonunun açıldığını belirterek, "15 Nisan’da başlayan av yasağına 6 ay boyunca mesai molası verdik. Sezonun başlamasıyla birlikte vira bismillah diyerek Ege, Akdeniz ve Karadeniz’den toplanan balıklar körfezlere geliyor. Bizler de araçlarımızla en güzel balıkları Kilis’e getirerek vatandaşlarımıza sunuyoruz. Kent genelinde en çok satılan balık türleri hamsi, istavrit, uskumru ve palamut oluyor. Şu an balık çeşitlerinde fiyatlar yüksek ama ilerleyen günlerde havaların biraz daha soğumasıyla birlikte fiyatların düşeceğini ümit ediyoruz. Geçen sene hamsinin fiyatı 80 ile 100 TL arasındayken bu sezon ise 150 TL’den tezgahlara indirdik" dedi.

Kilis’te en acı hasat başladı

Türkiye’nin biber üretimi açısından 2’inci üretim merkezi olan sınırın sıfır noktasındaki Kilis’te acı biber hasadı başladı. Türkiye’nin biber üretiminde 2’inci sırada bulunan sınır kent Kilis’te, acı biber hasadı başladı. Gaziantep, Adıyaman, Kahramanmaraş, Diyarbakır, Şanlıurfa, Malatya, Elazığ, Kayseri başta olmak üzere Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin biberi Kilis’ten gidiyor. ‘‘Rekoltesi ve fiyatlar çok düşük’’ Baharatlık biber üretiminde Türkiye’nin önemli kırmızı biber üretim merkezlerinden biri olan Kilis’te biber hasadının ve kurutmalık işlemlerinin başladığını söyleyen Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Güven Özdemir, ‘‘İlimizin önemli geçim kaynaklarından olan kırmızı biberin baharatlı biberin acının hasadı başladı. her geçen gün üretim alanı artan kırmızı biber şu anda ilimizde 24 bin dekar alana kadar üretim alanı arttı. Bu yıl rekolte fiyatlar çok düşük. Kırmızı biberin kendisi acıyken fiyatlarının da düşük olması üreticiyi üzmüş durumda. Musabeyli ilçesine bağlı Hasaceli köyünde 14 tane toz ve salça fabrikası bulunmaktadır. Bu köy ekmeğini tamamen açıdan çıkartıyor. Bu köy, baharatlık ve salçalık üretiminde tersine göç başlatan köydür. Geçen sene 25 TL’den satışa çıkan kırmızı biber bu sene 16 TL’den alıcı buluyor’’ dedi. ‘‘Baba mesleği olan çiftçiliği kavurucu sıcak altında yapıyoruz’’ Suriye’ye sınır kent olan Kilis’te 40 dereceleri bulan sıcaklarda tarlada kırmızı acı biber hasadı yaptıklarını söyleyen çiftçi Hüseyin Taş, ‘‘ Baba mesleği olan çiftçilikte gece gündüz demeden çalışmaya devam ediyoruz. Geçen sene kurutmalık olarak hasadını yaptığımız acı biberde yüzde yüz verimliyken fiyatlar bu seneye göre çok yüksekte. Bu sene biber kalitesi ve fiyatımız çok düşük. Bu yıl kuru biberi 80 TL’ye alan yok. Yaş biberi ise 15 ile 18 TL arasında alıyorlar bu da biz çiftçileri çok üzüyor. Aradaki makas payından dolayı çiftçilerimiz şu anda çok mağdur. Geçen sene çalışan bir işçi 250 TL alırken, bu sene 500 ile 600 TL’ye çalışıyor. Ben baba mesleğini devam ettirirken köyümüzdeki yeni gençlere örnek oluyorum ama tarla son zamanlarda kazanmıyor. Kalite ve verim çok düşük, işçilik çok pahalı yetkili kişilerden buna el atılmasını istiyorum’’ diye konuştu.