TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Prof. Dr. Lokman Aslan

AGRONEWS - Prof. Dr. Lokman Aslan haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Prof. Dr. Lokman Aslan haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Erçek Gölü’nde Bahar Rüyası: Pembe Kanatlı Misafirler Yine Sahne Aldı Video Galeri

Erçek Gölü’nde Bahar Rüyası: Pembe Kanatlı Misafirler Yine Sahne Aldı

Doğu Anadolu’nun saklı cennetlerinden Erçek Gölü, bu yıl da zarafetin simgesi flamingoları ağırlamaya devam ediyor. Van’ın doğusunda yer alan bu eşsiz göl, doğal güzelliği ve zengin biyolojik çeşitliliğiyle sadece kuşların değil, doğa tutkunlarının da gözdesi. Kuzey Afrika’dan İran’a uzanan göç yolculuklarında binlerce kuş türüne ev sahipliği yapan Van Gölü havzası, yılın bu döneminde görsel bir şölene sahne oluyor. Flamingoların gelişiyle birlikte göl, pembe tonlara bürünüyor; gökyüzünde süzülen zarif kanatlar ve suya yansıyan narin silüetler adeta bir açık hava sergisi sunuyor. Bu etkileyici manzara sadece gözleri değil, ekosistemin dengesini de temsil ediyor. Göldeki zengin plankton ve omurgasız popülasyonu sayesinde flamingolar burada kolaylıkla beslenebiliyor, enerji depolayıp yolculuklarına devam ediyor. “Allı Turnalar Selam Getirmeye Başladı” Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, bölgedeki gelişmeleri şöyle aktardı: > “Yaz mevsiminin gelmesiyle birlikte flamingolar, yani allı turnalar, selam getirmeye başladı. Van Gölü havzasının çevresinde daha önce görülmeyen sulak alanlarda bile bu zarif kuşları gözlemlemeye başladık.” Prof. Aslan, flamingoların en yoğun görüldüğü alanlar arasında Erçek Gölü, Edremit, Gevaş Göründü, Muradiye Yoldöndü ve Erciş Çelebibağı sazlıklarını sayarak bu durumun havzanın zenginliğini bir kez daha ortaya koyduğunu vurguladı. > “İklim değişikliğiyle birlikte bu kuşlar artık kışı da burada geçirmeye başlıyor. Bu yıl bahar soğuk geçtiği için gelişleri biraz gecikti, fakat gün geçtikçe Van Gölü çevresinde sayıları artıyor.” Güzelliğin Korunması İçin Ortak Sorumluluk Her yıl yüzlerce doğa fotoğrafçısı, kuş gözlemcisi ve turistin akın ettiği bu olağanüstü doğa olayının gelecekte de sürdürülebilmesi için, Erçek Gölü’nün doğal dokusunun korunması büyük önem taşıyor. Yapılaşma, kirlilik ve bilinçsiz insan müdahaleleri yalnızca flamingoları değil, tüm ekosistemi tehdit ediyor. Bu zarif canlıların sessizce süzüldüğü göl yüzeyi, aslında insanlığın doğayla kurduğu en nazik bağlardan birini de yansıtıyor.

407 hektar alana sahip olan Akgöl, bu yıl erken kurudu Video Galeri

407 hektar alana sahip olan Akgöl, bu yıl erken kurudu

Van'ın Özalp ilçesinde birçok kuş türüne ev sahipliği yapan ve 407 hektar alana sahip olan Akgöl, yağışların azlığı nedeniyle bu yıl erken kurudu. Van'ın Özalp ilçesine sınırları içerisinde yer alan ve birçok kuş türüne ev sahipliği yapan yağmur ve kar sularıyla beslenen, denizden yüksekliği 2 bin 343 metre olan, 407 hektar alana sahip Akgöl, bu yıl yağışların yetersiz kalması nedeniyle mevsim normallerinden çok daha erken kurudu. Van Gölü havzasında yer alan Akgöl, özellikle ilkbahar ve yaz aylarında flamingo, angıt, turna ve çeşitli ördek türleri gibi kuşların barınma ve üreme alanı olarak biliniyor. Ancak bu yıl kış ve ilkbahar aylarında beklenen düzeyde yağış alınamaması, göldeki su seviyesinin hızla düşmesine neden oldu. Mayıs ayı sonu itibarıyla göl tamamen kururken, gölde yaşayan canlılar için de büyük bir tehdit oluştu. Bölge halkı ve doğa gönüllüleri, Akgöl'ün her geçen yıl daha erken kuruduğuna dikkat çekerek iklim değişikliği ve su yönetimi konusunda yetkililerin daha kapsamlı önlemler alması gerektiğini ifade etti. Özellikle tarım alanlarında bilinçsiz sulama ve yeraltı su kaynaklarının aşırı kullanımı, gölün kuruma sürecini hızlandıran etkenler arasında gösteriliyor. "Van Gölü havzası sulak alanı yönünde zengin" Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, merkez olarak Van Gölü havzasındaki yaban hayvanlarının sorunları ile ilgilendiklerini, bu sorunlar için de yaban hayvanlarının ürediği, konakladığı yerlerine giderek herhangi bir sorunların olup olmadığını kontrol ettiklerini söyledi. Van Gölü havzası sulak alanı yönünde zengin olduğunun altını çizen merkez müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, "Van Gölü havzası sulak alan yönünde ülkemizin beşte birini oluşturuyor. Sulak alanların çok olması nedeniyle hem sucul, hem de karasal ekosistemin farklılığını gösteriyor. Van Gölü havzasındaki Özalp sınırları içerisinde bulunan Akgöl, genellikle bahar mevsiminde kuşların üreme yeri ve geçit olarak da istasyon görevi yapıyor" diye konuştu. "Geçen yıl son 42 yılın en yağışlı bir bahar sezonunu geçirdik" Geçen yıl son 42 yılın en yağışlı bahar sezonunu geçirdiklerini ifade eden Prof. Dr. Aslan, "Bu nedenle Akgöl küçüldü ama kurumadan diğer mevsime geçiş yaptı. Bu yıl Temmuz ayına varmadan, Haziran ayının ortalarında kurudu. Kurumasına bağlı olarak da oradaki kuşlar sulak alanlara doğru göç etti. Bu ekosistemin devam etmesi için olması gereken sınırlar içerisinde devam ediyor. Bu bölgeye baharda gelen sular gelmeyince Akgöl kurur. Onun için bundan sonraki mevsimlerde suların ve derelerin daha kontrollü şekilde kullanılması gerekiyor. Değilse Akgöl bir daha canlanıp ekosisteme faydalı olmaz. Geçen yılı aradan çıkarsak, Akgöl her yıl Temmuz ayı sonlarında kuruyup ilk baharda da canlanıyordu. Kuraklık ve iklim şartlarından dolayı Akgöl bu sene daha erken kurudu" dedi.

Prof. Dr. Aslan: Haber

Prof. Dr. Aslan: "Doğayı Korumak Gelecek Nesillere Borcumuz"

VAN (İHA) - Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, doğayı korumanın tüm canlılar için bir zorunluluk olduğunu ifade etti. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından ilan edilen 3 Mart Dünya Yaban Hayatı Günü kapsamında Türkiye’de de farkındalık etkinlikleri düzenleniyor. Prof. Dr. Aslan, merkez olarak 2012’den beri yaban hayatını koruma çalışmaları yürüttüklerini belirterek, doğanın tüm canlıların ortak yaşam alanı olduğuna işaret etti. Ekolojik dengenin korunmasında çeşitli kurumlarla iş birliği içinde çalıştıklarını söyleyen Prof. Dr. Aslan, "Doğal hayat denilince, insan eli değmemiş, bozulmamış yapıdan bahsediyoruz. Tabiat bütün canlıların ortak yaşam alanıdır. Eğer bizler doğayı tahrip eder ve sulak alanları yok edersek ekosisteme zarar vermiş oluyoruz. Bu doğa bizlere emanettir. Bu doğal mirası gelecek nesillere bozulmadan teslim etmek zorundayız. Bunu da hiçbir değişiklik yapmadan gelecek nesillere aktarmalıyız" ifadelerini kullandı. Tarım ve sanayi devrimiyle doğanın büyük zarar gördüğüne dikkat çeken Aslan, "Yaşanabilir bir dünyadan uzaklaşmak üzereyiz. Kaybettiğimiz değerleri kaybettikten sonra farkına vardık. Oysaki elimizdeki değerleri kaybetmeden farkında olmamız gerekiyor. Bu yüzden sulak alanlarımızı, nehirlerimizi ve göllerimizi korumalıyız" dedi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.