TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Tarım

AGRONEWS - Tarım haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tarım haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Tarım Yüzde 12,7 Küçüldü, Ekonomide Sağlıklı Büyüme Tartışması Haber

Tarım Yüzde 12,7 Küçüldü, Ekonomide Sağlıklı Büyüme Tartışması

Türkiye ekonomisi yılın üçüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 3,7 büyüdü. TÜİK’in açıkladığı son verilere göre en büyük büyüme, düşük katma değer ve niteliksiz emek yoğun sektörlerin başında gelen inşaatta görüldü. Ancak enflasyonun ana etkenlerinden ve vazgeçilmez sektörlerden olan tarım ise yüzde 12.7 gibi rekor bir küçülme yaşadı. "EKONOMİNİN BÜYÜDÜĞÜNÜ SÖYLEMEK MÜMKÜN AMA SAĞLIKLI DEĞİL" Uzmanlar, “Büyümede öncü sektörün inşaat olması manidar. Tarım küçülürken ekonominin büyüdüğünü söylemek teknik olarak mümkün ama sağlıklı değil” dedi. Karar gazetesinin haberine göre art arda yaşanan konkordato ilanı ve iflaslara rağmen sanayi sektöründeki yüzde 6,5 büyümeyi de değerlendiren uzmanlar, “Sanayideki veriler sanayicinin şikayetleri ile örtüşmüyor” vurgusu yaptı. TEŞVİK EDİLMEYEN TARIM YÜZDE 12,7 KÜÇÜLDÜ TÜİK’in Türkiye ekonomisinin büyümesine yönelik açıkladığı son veriler 2023 vizyonunun tam tersine işaret etti. Yüksek teknoloji ve katma değerli büyümeyi öngören hükümet, günün sonunda niteliksiz sektörlerle büyümeyi seçti. Teknolojiye ağırlık verilmeyip teşvik edilmeyen tarım yüzde 12,7 küçülürken, kaynakların vasat sektörlere yönlendirilmesiyle inşaat ise yüzde 13.9 büyüdü. "BU TEMPODA DEVAM EDERSEK TÜRKİYE SATACAK ÜRÜN BULAMAYACAK" Vizyon 2023 strateji belgesinde 2023 itibariyle dünyanın en büyük 10’uncu ekonomisi olarak Türkiye’nin stratejik sektörleri arasında yüksek teknoloji, katma değerli ürün ve teknolojinin tüm imkanlarından yararlanılarak tarımda en yüksek verime ulaşmak hedefleniyordu. Ancak yılın üçüncü çeyreğine yönelik açıklanan büyüme rakamları yine vasat sektörlere bel bağlandığını gösterdi. Migros CEO’su Özgür Tort, çiftçinin kazanamadığı için üretimden çekildiğini belirterek, “Bu tempoda devam edersek Türkiye satacak ürün bulamayacak. Gıdasız kalma riski kapıda. Randımanlı üretim yoksa sıfır maliyetli bir ürünü İstanbul’da satmanın maliyeti 21 lira” uyarısında bulundu. "BOŞ EV SAYISI 2.2 MİLYONU GEÇMİŞ... TARIM KÜÇÜLÜYORSA GIDA FİYATLARINDA İSTİKRAR BEKLEMEK HAYAL" Verileri yorumlayan uzmanlar, kredi ve desteklerin tarıma değil, AVM ve inşaatlara aktığını söyledi. Türkiye’de boş ev sayısının 2.2 milyon adet olduğunu belirten uzmanlar, “2024’Te Türkiye’de, 138 milyon metrekare konut inşaatı bitmiş,180 milyon metrekare de yeni konut inşaatına ruhsat verilmiş. Boş ev sayısı 2.2 milyonu geçmişken bizim büyümede öncü sektörümüzün inşaat olması manidar. Tarımda dışa bağımlılığımız her geçen gün artıyorsa sağlıklı bir büyümeden bahsedemeyiz. Tarım küçülürken ekonominin büyüdüğünü söylemek teknik olarak mümkün ama sağlıklı değil. Çünkü tarım küçülüyorsa gıda fiyatlarında istikrar beklemek hayal. Bu gidişatın maliyeti ağırlaşıyor. İleride daha da ağır olacak” dedi. HİZMET SANAYİYİ SOLLADI Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan verilere göre, Gayrisafi Yurtiçi Hasıla (GSYH) Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarını kapsayan üç aylık dönemde, bir önceki üç aylık döneme göre yüzde 1,1 büyüdü. Yıllık büyüme ise yüzde 3,7 oldu. GSYH’yi oluşturan faaliyetler incelendiğinde; 2025 yılı üçüncü çeyreğinde bir önceki yıla göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak; finans ve sigorta faaliyetleri yüzde 10,8 ile inşaattan sonra büyüyen ikinci sektör oldu. Bilgi ve iletişim faaliyetleri yüzde 10,1, ürün üzerindeki vergiler eksi sübvansiyonlar yüzde 9,6, diğer hizmet faaliyetleri yüzde 7,1, sanayi sektörü yüzde 6,5, ticaret, ulaştırma, konaklama ve yiyecek hizmetleri yüzde 6,3, mesleki, idari ve destek hizmet faaliyetleri yüzde 4,4, gayrimenkul faaliyetleri yüzde 4,2, kamu yönetimi, eğitim, insan sağlığı ve sosyal hizmet faaliyetleri yüzde 2,1 arttı. Uzmanlar sanayideki büyümenin hizmet sektörünün gerisinde kaldığını belirterek, “Emek yoğun sektörlerden biri de tekstildi ve maalesef bu sektör inşaat kadar şanslı değildi. Destek almadığı için fabrikalar kapısına bir bir kilit vurdu. Sanayicinin de durumu iç açıcı değil. Buna karşın yine de büyüme gösterebilmiş. Açıkçası sanayideki veriler sanayicinin şikayetleri ile örtüşmüyor” vurgusu yaptı. Son veriler tüketim trendinin ise yavaşladığını ama azalmadığını parası olanın harcamasını tam tersi artırdığını gözler önüne serdi. Kamu harcamalarında ise, bütçede 2 çeyrekte bir miktar yavaşlama olmasına karşın son aylarda bu kalemde de artış dikkat çekti. ŞİMŞEK DURUMU DEĞERLENDİRDİ Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 3. çeyrek büyüme rakamlarını değerlendirdi. Şimşek, “Tüketim ve yatırımlar yılın ilk yarısında olduğu gibi dengeli bir görünüm sergiledi. İnşaat yatırımlarındaki olumlu seyrin yanı sıra üretim kapasitemiz açısından kritik önemde olan makine ve teçhizat yatırımları yüzde 11,3 arttı. Bu dönemde küresel ticaretteki görece zayıf seyrin de etkisiyle net dış talep büyümeyi 1 puan sınırladı. Cari açığın milli gelire oranı ise yüzde 1,3 ile sürdürülebilir seviyede kalmaya devam etti. Büyümenin son çeyrekte ılımlı seyretmesini ve 2025 yılında Orta Vadeli Program’ın sınırlı üzerinde gerçekleşmesini öngörüyoruz. Dezenflasyon sürecini de olumsuz etkileyen kuraklık ve don gibi arz yönlü şokların etkilerini azaltmak amacıyla; verimliliği artıracak, sulama altyapısını güçlendirecek ve kaynakların daha etkin kullanılmasını sağlayacak çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Özellikle emek yoğun sektörlerde zayıf seyreden üretimi canlandırmak ve istihdamı korumak amacıyla reel sektöre yönelik desteklerimize devam ediyoruz” dedi.

Genç Çiftçi Gül Dural, Yatağan’da Zeytincilikle Yeni Bir Hayat Kurdu Haber

Genç Çiftçi Gül Dural, Yatağan’da Zeytincilikle Yeni Bir Hayat Kurdu

Muğla'nın Yatağan ilçesinde üniversiteden müzik öğretmeni olarak mezun olduktan sonra baba ocağına dönen 28 yaşındaki Gül Dural, pandemide başladığı baba mesleğinde huzuru buldu. Sosyal medyadan etkilenerek tarıma yönelen Dural, "Genç Çiftçi" olarak üretime katkı sağlarken, toprağı olan herkese "Üretin" çağrısında bulundu. Zeytin hasadının yoğunlaştığı şu günlerde, tarlada sadece ürün değil, hayat hikayeleri de toplanıyor. Müzik öğretmenliği bölümünden mezun olan 28 yaşındaki Gül Dural, rotasını memleketindeki zeytin bahçelerine çevirdi. Pandemi sürecinde ailesine yardım etmek için girdiği tarlada, toprağı yeniden keşfeden Dural, şimdilerde "Genç Çiftçi" olarak ailesinin en büyük destekçisi oldu. Baba Dural: "Kızım genç çiftçi olarak bize güç veriyor" Yıllardır zeytincilikle uğraşan baba İbrahim Dural, bu yılki hasat dönemi ve kızının desteği hakkında konuştu. Zeytinlerin bu yıl ne çok iyi ne de çok kötü olduğunu, kendi yağlarında kavrulduklarını belirten baba Dural, "İdare ediyoruz, 250-300 TL arasında yağ fiyatları oluyor. Kızım müzik öğretmeni, burada bize yardımcı oluyor. İşte 'Genç Çiftçi' olarak yanımızda, bize destek veriyor" ifadelerini kullandı. "Pandemide kendimi yeniden keşfettim" Müzik öğretmenliği mezunu olan Gül Dural, tarladaki serüveninin pandemiyle başladığını anlattı. Başlangıçta tarım işlerini pek sevmediğini itiraf eden Dural, sürecin nasıl değiştiğini şu sözlerle aktardı: "Atanamadığım için burada aileme yardım ediyorum. Genç bir kadın çiftçi olarak bu zorlu bir süreç. Normalde yaşım daha küçükken ben bu işleri çok sevmiyordum. Ama insan zamanla kendini tekrar keşfediyor ve yeni şeyler öğreniyor. Pandemi sürecinde üniversite okuduğum için hasat zamanlarında burada değildim. Ancak pandemi nedeniyle buraya gelip, hiçbir yere çıkamayınca aileme yardım etmeye başladım. Zeytinde, sebze yetiştiriciliğinde, babamın ektiği arpa ve buğdayda çalıştım. Açıkçası tarımla uğraşmak, işin mutfağında olmak hoşuma gitti" İlham kaynağı sosyal medya oldu Bu yola girmesinde sosyal medyanın da etkisi olduğunu belirten Dural, İstanbul'dan gelip organik tarım yapan bir kadının hikayesinden esinlendiğini söyledi. Dural, "Sosyal medyada İstanbul'dan gelmiş bir hanımefendi karşıma çıktı. Kendi organik tarım yapıyormuş ve başlarken bu işlerle alakalı hiçbir şey bilmiyormuş. Bayağı da başarı kazanmış. Ondan esinlendim ve 'Niye ben de yapamayayım?' dedim. Bu yola baş koydum. Umarım ilerleyen süreçlerde daha da başarılı olurum" dedi. "Toprağı olan herkes ekmeli" Zeytin veriminin geçen seneye göre çok daha iyi olduğunu, geçen yıl neredeyse hiç verim alamadıklarını belirten genç girişimci, toprağı olan herkese de önemli bir çağrıda bulundu: "Bu işte ilerlemek istedim, tercihim bu yönde oldu. Sadece iş arayanlara değil, herkese çağrım var. Bence toprağı olan herkes ekmeli. O toprak orada boşuna kalmamalı. Çünkü üretmeye ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum. Toprağı olan herkes üretsin"

Çivril, Emekli Çiftçinin Ceviz Üretiminde Hızla Büyüyor Haber

Çivril, Emekli Çiftçinin Ceviz Üretiminde Hızla Büyüyor

Yıllarca gurbette çalışıp emekli olduktan sonra memleketine dönen 61 yaşındaki Ziya Nacaklı, 35 dönüm alanda bin 200 ceviz ağacında üretim yaparak marka olma yolunda ilerliyor. Ağaçların yıl, yıl daha da veriminin artacağını ifade eden Nacaklı, "Şu anda tam kapasite ürün olmamasına rağmen Fransa'da ki işyerlerimden daha çok kazanıyorum" dedi. Fransa'da 40 yıl dönercilik yapan 61 yaşındaki Ziya Nacaklı, 10 yıl önce emekli olarak memleketi olan Denizli'nin Çivril ilçesine döndü. Gürpınar Mahallesi'nde satın aldığı tarlaya hobi amaçlı ceviz ağacı diken Nacaklı, yıllar içerisinde çevresindeki diğer tarlaları da satın alarak 35 dönüm alana bin 200 ceviz ağacı dikti. Ağaçlarının 9 yaşında olduğunu ifade eden Nacaklı, son hasadında 10 ton ceviz topladığını ifade etti. Ceviz ağaçlarının 12 yaşından sonra asıl verimi alacağını ifade eden Nacaklı hedefinin bin ton ceviz üretimi yapmak olduğunu söyledi. Chandler cinsi ceviz üretimi yapan Ziya Nacaklı, aynı zamanda cevizde marka olma hayalinin olduğunu ifade etti. "Şu anda bile dönerden kazandığımdan daha fazla kazanıyorum" Ceviz ağaçlarının yarısından mahsul aldığını ifade eden Nacaklı, "Şu anda bile dönerden kazandığımdan daha fazla kazanıyorum. Ağaçlara bakmak zor ve zahmetli. Bir yıl boyunca ağaçlara bakım yapıyoruz. İlk beş altı yıl meyve olmuyor. Sonrasında da yıl yıl artarak ürün yetişiyor. Şu anda tam kapasite ürün olmamasına rağmen Fransa'da ki işyerlerimden daha çok kazanıyorum. Tarım bilinçli ve sistemli yapılırsa para kazandırıyor. Şimdilik ceviz toplamayı el emeği ile yapıyoruz. Onun dışında boylama, soyma ve kurutma işlerinin hepsi mekanik. Cevizleri hasat ettikten sonra boylama makinesinde büyüklüğüne göre ayırıyorum. Boylanan ceviz soyma makinesinde soyuluyor ve raflara dökülüyor. Evimin arkasına yaptığım 350 metrekarelik kapalı alana kurduğum kurutma sistemi ve raflarda cevizleri içlerinde nem kalmadan 10 gün içinde kurutuyorum" dedi. "Bu yıl verim az ama fiyat iyi" Gürpınar cevizinin alıcısının her zaman hazır olduğunu belirten Ziya Nacaklı, "Bölgede yetişen cevizin alıcısı her zaman var. Genelde Güneydoğu Anadolu bölgesinden geliyorlar. Tatlı da kullanmak için alıyorlar. Üretici cevizini satmak için ekstra bir çaba harcamıyor. Alıcı geliyor, yetiştiriciden alıp gidiyor. Bu yıl soğuk ve zirai dondan dolayı verim biraz düştü. Ancak kilo fiyatı tatmin edici düzeyde. Ceviz yerinde 180 ila 200 lira arasında satılıyor. Bizim cevizimiz beyaz olur, kendine has bir tadı ve aroması var. Bölgenin toprak ve iklim yapısının cevizin rengi ve aromasına olumlu etkisi oluyor. Bu yüzden ceviz diğer bölgelerde yetişen cevizlere nazaran tercih ediliyor" ifadelerini kullandı.

Marmarabirlik'ten Zeytin Atağı: 70 Bin Ton Hedef! Haber

Marmarabirlik'ten Zeytin Atağı: 70 Bin Ton Hedef!

Zeytin Hasadı Başladı: Marmarabirlik'ten 70 Bin Ton Alım ve 50 Milyon Dolar İhracat Hedefi Bursa ve çevresinde zeytin hasadı heyecanı başladı. Üreticiler, aileleriyle birlikte gün doğumuyla bahçelere akın ederek sofralık zeytinleri topluyor. Marmarabirlik Yönetim Kurulu Başkanı Ali Yıldız, bu yılın ürünlerinin iri taneli ve kaliteli olduğunu vurgulayarak, ülke genelinde sofralık ve yağlık zeytin rekoltesinin toplam 2 milyon 450 bin ton olarak tahmin edildiğini, bunun 740 bin tonunun sofralık zeytin olduğunu belirtti. Marmarabirlik Başkanı Ali Yıldız, Marmara Bölgesi'ndeki hasat dönemiyle ilgili açıklamalarda bulundu. Bölgeden gelen rekolte beyannamesinin 67 bin ton olduğunu kaydeden Yıldız, şu ana kadar alınan ürün miktarının yaklaşık 8 bin tona ulaştığını ve ortalama fiyatın 115 TL seviyesinde olduğunu ifade etti. Bursa Valiliği, Mudanya Kaymakamlığı ve Marmarabirlik iş birliğiyle düzenlenen Hasat Başlangıç Programı, Marmarabirlik Mudanya Kooperatifi'nin Yörükali Mahallesi'ndeki alım deposunda gerçekleştirildi. Etkinliğe Mudanya Kaymakamı Ayhan Terzi, Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, AK Parti Mudanya İlçe Başkanı Arif Bayrak, Tarım ve Orman İl Müdürü İbrahim Acar, Marmarabirlik Başkanı Ali Yıldız, Mudanya Kooperatifi Başkanı Cüneyt Soylu ve çok sayıda zeytin üreticisi katıldı. Mudanya Kaymakamı Ayhan Terzi, çiftçiliğin zorluklarını dile getirerek, zeytin ve diğer ürünlerde modern tarıma geçişin zorunlu olduğunu söyledi. Mudanya Kooperatifi Başkanı Cüneyt Soylu ise bu yıl bölge için 10 bin ton ürün beklediklerini aktardı. Marmarabirlik Başkanı Ali Yıldız da ev sahipliği yapmaktan gurur duyduklarını belirtti. Konuşmaların ardından kooperatifin zeytinliklerinde hasat başladı. Ağaç altlarına serilen mavi örtüler, gökyüzünden bakıldığında muhteşem bir görüntü oluşturdu. Zeytinler silkelenerek kasalara toplandı; Kaymakam Terzi ve Başkan Yıldız da makinelerle hasada katıldı. Program sonrası Yörükali çevresindeki üreticiler, traktörlerle tonlarca zeytini depoya getirdi. Zeytinler bilgisayarlı sistemle boyutlarına göre ayrılıp havuzlara alındı. Drone görüntüleri, hasadın ölçeğini yansıttı. Toplanan zeytinler 6 ay doğal fermantasyona bırakılıyor, ardından steril havuzlarda yıkanıp tuzlanarak dinlendiriliyor. Bu süreç, ürünlerin lezzet ve kalitesini artırıyor. Yıldız, 30 bin ton kapasiteli yeni depo planladıklarını, 70 bin ton alım hedeflediklerini ve 50 milyon dolarlık ihracat amaçladıklarını açıkladı. Yeni ürünler ve işleme tesisleri için çalışmaların devam ettiğini, bu yatırımların kooperatifi güçlendireceğini söyledi. Marmara'da altı aydır yağış eksikliğinin rekolteyi düşürdüğünü belirten Yıldız, son yağmurların kaliteyi artırdığını ve daha fazla yağışın faydalı olacağını ifade etti. Yıldız, Türkiye'nin sofralık siyah zeytinde dünya lideri olduğunu ancak yeşil zeytin tercihinin Avrupa'da daha yüksek olduğunu söyledi. Zeytinyağı tüketiminde kişi başı 2-2,5 kg ile Avrupa'nın 13 litresinin gerisinde kalındığını vurgulayan Yıldız, doğal ürünlerin olgunlaşma sürecini hatırlatarak iç tüketimin artmasının ekonomiye katkı sağlayacağını belirtti. Zeytinyağındaki tağşişe dikkat çeken Yıldız, merdiven altı üretimlerin zararlarını uyararak vatandaşları güvenilir markalara yönlendirdi ve bakanlık denetimlerinin arttığını ekledi.

Amasya, Safran Üretimiyle ‘Kırmızı Altın’ Kazandırıyor Haber

Amasya, Safran Üretimiyle ‘Kırmızı Altın’ Kazandırıyor

Dünyanın en pahalı baharatı olarak bilinen safran, üretildiği Amasya’da 1 gramı 500 TL’den satılıyor. Amasya İl Tarım ve Orman Müdürlüğü yetkilileri, ‘kırmızı altın’ olarak adlandırılıp saksıda bile yetiştirilebilen bu ürünün sahtesine karşı uyardı. Amasya İl Tarım ve Orman Müdürlüğü Bitkisel Üretim ve Bitki Sağlığı Şube Müdürü Sefa Kılıç, "Safran bitkisi üretimi yapıldığı yerlerde ‘kırmızı altın’ diye değerlendirilmektedir. 150 çiçeğin toplanmasıyla bir gram kuru safran elde edilmektedir. Dünyanın en pahalı baharat bitkisidir. Gramı 500 TL’den satılmaktadır" dedi. "Saksıda bile yetiştirilebilir" Amasya’da 23 dekar üretimi yapılan bu bitkinin gıda, tekstil, parfüm ile ilaç sanayisinde kullanıldığına değinen Kılıç, "Safran bitkisi çok değerli olduğu için sahteciliği yapılmaktadır. İlimizde yetiştiriciliği açısından önde gelen lokasyonlardan olduğu için üreticilerimizden güvenle safran bitkisi alınabilir. Yetiştirmesi çok meşakkatli de değildir. Tarlada, bahçede hatta saksı da bile yetiştirilebilir" diye konuştu. "12 bin dönüm fazla soğan üretildi, alternatif ürünlere yönelen rahat etti" Amasya’nın Göynücek ilçesine bağlı Ayvalıpınar köyünde düzenlenen safran hasadına katılarak ürün toplayan Amasya Valisi Önder Bakan çiftçilere alternatif ürünleri de denemeyi tavsiye etti. Soğandaki ürün bolluğunu ve zirai donun vurduğu kirazı hatırlatan Vali Bakan, "Bu yıl yaklaşık 12 bin dönüm soğan fazla ekildi. Çiftçilerimizin geleneksel alışkanlıkları olduğu için hiçbir şekilde ondan vazgeçmediler. Alternatif ürünlere yönelen arkadaşlarımız kısmen daha rahat ettiler. Bazı bölgelerimiz sadece kiraza yönelmişlerdi. Zirai dondan dolayı maalesef yaşadığımız süreçte alternatif ürünleri sepetlerine koymadıkları için sıkıntı oluştu" şeklinde konuştu. Hasat programına AK Parti İl Başkanı Galip Uzun ve Göynücek Kaymakamı Osman Demirgül ile diğer yetkililer de katıldı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.