TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Tarım

AGRONEWS - Tarım haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tarım haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Alaçam’da İlk Çeltik Hasat Günü Düzenlendi Haber

Alaçam’da İlk Çeltik Hasat Günü Düzenlendi

Samsun’un Alaçam ilçesi Göçkün Mahallesi'nde bu yıl ilki düzenlenen "1. Çeltik Hasat Günü" etkinliğiyle, bölge çiftçisinin yıl boyu süren emeği ürünle buluştu. 17 mahallede 675 ailenin katılımıyla toplamda 27 bin dekar alanda 25 bin ton çeltik üretimi yapılıyor. Açılış konuşmasını yapan Alaçam Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Bedir, ilçede üretilen çeltiğin kalitesine dikkat çekerek, "Samsun bölgesinde en kaliteli çeltik Alaçam’da yetişiyor. Biz bu ürünü markalaştırmak, yurt çapında tanıtmak istiyoruz. Ancak artan maliyetler üreticimizi zorluyor. Çiftçimizin emeğinin karşılığını alacağı fiyat politikaları uygulanmalı ki çeltik üretimi sürdürülebilir olsun" dedi. Belediye Başkanı Ramazan Özdemir de ilçenin üretim kapasitesine dikkat çekerek, "Samsun’da çeltik üretiminde ikinci sıradayız. Osmancık ve Terme gibi markalaşmış ilçelere göre çok daha fazla üretim alanına sahibiz. Üreticilerimiz teknolojik inovasyonu takip ediyor, modern üretim yapıyor. Biz de yerel yönetim olarak bu çeltiğin marka değerini artırmak ve katma değerli ürün olarak piyasaya sunulmasını sağlamak için çaba gösteriyoruz" diye konuştu. Kaymakam Fatih Kayabaşı, çeltik üretiminin ilçe ekonomisi açısından kritik önem taşıdığını vurgulayarak, "Alaçam ilçemiz, Samsun genelinde çeltik üretiminde ikinci sırada yer almakta. Ortalama verimimiz dekar başına 809 kilogram. Bu rakam, hem Türkiye hem de dünya ortalamalarının üzerinde. Üreticilerimiz teknolojiye yatırım yapıyor, yenilikleri yakından takip ediyor. Bu başarı, onların profesyonelliğinin bir göstergesi" şeklinde konuştu. Etkinliğin sonunda Göçkün Mahallesi’nde çeltik hasadı yapıldı. Biçerdöverlerin tarlaya girmesiyle birlikte katılımcılar da hasat heyecanına ortak oldu. Çiftçiler, verimli bir sezon geçirdiklerini belirterek destek çağrısında bulundu. Alaçam’da bu yıl ilki düzenlenen Çeltik Hasat Günü’nün geleneksel hale getirilmesi hedefleniyor. Etkinliğin, ilçenin tarımsal üretimdeki marka değerini artırması bekleniyor. Etkinliğe ilçe protokolü, üreticiler ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Osmaniye’de Yer Fıstığı Hasadı Başladı Haber

Osmaniye’de Yer Fıstığı Hasadı Başladı

Osmaniye'de yer fıstığı olarak coğrafi işaretli ve Avrupa Birliği (AB) tescilli bulunan yer fıstığının hasadı başladı. Türkiye'nin yer fıstığı ekimi, işleme ve pazarlanmasının yüzde 90'ının yapıldığı Osmaniye'de yer fıstığı hasadına başlandı. Kentte 350 işletme yer fıstığı üretimi yaparken, yaklaşık 3 bin 500 aile de geçimini bu üründen sağlıyor. Bu yıl ekim alanı ve rekoltenin arttığı bildirildi. Kırmıtlı köyünde Habil Öztürk'e ait tarlada başlayan hasatta çiftçiler, verimden memnun olduklarını dile getirerek sezonun bereketli geçmesini diledi. Bu sene 127 bin dönümlük bir alanda 52 bin ton rekolte beklediklerini söyleyen Tarım ve Orman İl Müdürü Erdem Kolabaş, "İlimizde yer fıstığı hasadına başlandı, geçen sene 98 bin dekar alanda 45 bin ton üretimimiz vardı. Türkiye genelinde, Osmaniye ikinci sıradadır fıstık üretiminde. Bu sene 127 bin dönümlük bir alanda 52 bin ton rekolte beklemekteyiz. Geçen seneye göre hem üretim alanımız arttı hem rekoltemiz arttı. Bereketli, hayırlı bir hasat bekliyoruz. Yer fıstığı coğrafi işaretli bir ürünümüz, 2024 yılında da Avrupa Birliği nezdinde tescillini almış bulunmaktayız. Osmaniye'de fıstık üretiminde 350 irili ufaklı işletmemiz bulunmaktadır. Yaklaşık 3 bin 500 aileye geçim kaynağı sağlamaktadır. Hem tarla tarımında hem sanayi kısmında istihdam sağlamaktadır. İlimiz için önemli bir ürünümüzdür" diye konuştu. Kolabaş: "Osmaniye'de tarımsal üretim kuraklığa rağmen sorunsuz geçti" Tarımsal açıdan su sorunu yaşamadıklarını söyleyen Kolabaş, "Yaşadığımız kuralıktan dolayı, barajlardaki suların azlığından dolayı bir sıkıntı, su kıtlığı vardı ilimizde ancak yer fıstığında bu sıkıntıyı yaşamadık. Şu an soya üretimimiz var. Onda da herhangi bir sıkıntı beklemiyoruz. Barajlardaki doluluk oranına göre zaman zaman sulama zamanlarında suyu serbest bırakıyorlar. Şu an için bu sezonu atlattık herhangi bir sıkıntı yok tarımsal açıdan" dedi. Dönüme 600-650 kilo üretim beklediğini söyleyen çiftçi Habil Öztürk ise, "Osmaniye yer fıstığı hasadına başladık. Bu görmüş olduğunuz tarla 50 dönüm beklentim 600-650 kilo, fiyatta işte 70-75 olarak bekliyoruz. Çünkü ancak kurtaracak. Maliyetler çok yüksek. Ektiğimiz çeşit yerli bir ürün Masal diye bir marka iyi, bu bölgeye çok iyi verim veren bir marka, hastalıklara dayanıklı. Şimdi bunu ortalama tahminim 500 ile 600 arası tahmin ediyoruz. Verim verecek, iyi. Bakım iyi olduğu için verim iyi olacak. 600'ü alırız tahminim, 600 kiloyu alırız. Hasadın tüm çiftçilerimize hayırlı ve bereketli olmasını diliyorum" diye konuştu.

Fındık Fiyatı 320 Liraya Yükseldi Haber

Fındık Fiyatı 320 Liraya Yükseldi

Karadeniz Bölgesi'nin en önemli geçim kaynağı olan fındıkta fiyatlar yükselişini sürdürüyor. Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Yönetim Kurulu Üyesi Arslan Soydan, fındık fiyatlarının 300 liranın üzerine çıktığını belirterek, üreticilerin büyük bölümünün bu durumdan memnun olduğunu söyledi. Fındığın 310-320 lira bandına ulaştığını aktaran Soydan, "Üreticiler bu yıl acele etmedi, pazara sadece ihtiyacı kadar ürün indirdi. Şu anda fiyatlar 310-320 lira seviyelerinde ama bu rakam bile pazara yoğun şekilde fındık çekemedi. Yani tüm imkân üreticinin elinde" dedi. Fiyatların geleceğine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Soydan, "Fındığın önü açık. Şu seviyelerde durur ya da buralara kadar çıkar demek doğru olmaz. Ancak fiyatların birkaç günde bir artmaya devam edeceğini öngörüyoruz. Üreticinin beklentisi belki 400 liraları bulabilecek bir fiyat yönündedir" ifadelerini kullandı. Üreticilerin büyük çoğunluğunun memnun olduğunu vurgulayan Soydan, "Sezon başında 200 lira seviyelerinde olan fiyatlara rağmen üreticiler ‘Bu sene fındık çıkar' diyordu. Biz de hep kontrollü şekilde pazara indirin, elinizde tutun dedik. Üretici de elinde tuttu ve şu anda fiyat yükseldi. Bugünkü fiyatlardan üreticilerimiz memnun diyebilirim. Ama yüksek kesimlerde zirai don nedeniyle mağduriyet yaşayan üreticilerimiz de var, bundan dolayı üzgünüz" şeklinde konuştu.

Gök üzüm evlerin tavan aralarında kurutularak sofralara hazırlanıyor Haber

Gök üzüm evlerin tavan aralarında kurutularak sofralara hazırlanıyor

Güneş ışığı görmediği için yeşil rengini koruyan bu özel üzüm, kendine has aroması, kokusu ve görüntüsüyle hem bölge halkının hem de tüketicilerin ilgisini çekiyor. Gök üzümün yolculuğu eylül ayında bağ bozumu ile başlıyor. Üzüm, uzun ve zahmetli bir sürecin ardından sofralara ulaşıyor. Bağlardan özenle toplanan salkımlar önce "bandırma" adı verilen işlemden geçiriliyor. Potas ve zeytinyağı karıştırılmış sıcak suya batırılan üzümler, bu sayede hem dayanıklılığını artırıyor hem de rengini koruyor. Daha sonra evlerin gölgeli kısımlarına veya tavan aralarına asılan üzümler, haftalar süren bekleyişin ardından kurutulmuş hale geliyor. Rengini güneşten değil, gölgeden alıyor Hadim'in gök üzümü, diğer üzümlerden farklı olarak güneş altında değil, gölgede kurutuluyor. Bu yöntem sayesinde üzüm, adını aldığı yeşil rengini kaybetmeden kuruyabiliyor. Bölge halkı, bu özelliğiyle gök üzümü "Toroslar'ın yeşil altını" olarak tanımlıyor. Kuruduktan sonra tek tek ayıklanıp sınıflandırılan gök üzüm, özellikle kış aylarında enerji verici bir atıştırmalık olarak tüketiliyor. Torosların serin yamaçlarında yetişen Hadim'in gök üzümü, hem zahmetli üretim süreci hem de kendine has özellikleriyle yöre halkının gururu olmaya devam ediyor. Gök üzüm üreticilerinden Hatice Yaşadı, gök üzümün zahmetli sürecini anlatarak, "Bu üzüm Yağcı Mahallesi'ne özgüdür. Bizim köyün geçim kaynağıdır. Üzüm bandırma işleminin özelliği, yeşil kalması ve rengini koruması içindir. Ateşin üzerinde kaynayan potaslı suya biraz zeytinyağı ekledim. Ne çok kaynatılacak ne de çok soğuk olacak. Bu suya batırdıktan sonra gölgede kurutuyoruz. Çok zahmetli bir iş, iğne oyası gibi. Bağdan kestik geldik, uğraşıyoruz, çatıya asıyoruz. Kuruduktan sonra tek tek ayıklıyoruz, sonra kalitesine göre sınıflandırıyoruz" dedi. Köyün geçim kaynağı Üreticilerden Lütfi Yaşadı ise mahallede hemen her evde gök üzüm kurutulduğunu söyledi. Mahalle sakinlerinin bu üzümü hem kendi ihtiyaçları için hem de satarak aile bütçelerine katkı sağlamak için yaptıklarını ifade ederek, "Her yıl bu mevsimde bu üzümü bandırırız. Cinsi gök üzümdür, ince kabuk ve tek çekirdeklidir. Bu üzümü potas ve zeytinyağı ile kaynatıp bandırıyoruz, sonra tavana asıyoruz. Bu üzüm başka yerde bulunmaz, sadece Yağcı köyüne aittir. Kuruduktan sonra üzümleri indirip ayıklıyoruz. Nazik bir üzüm, ovalamaya gelmez, tek tek ayıklanır. Bizim için yeşil altındır. Bu sene mahsul az ama Allah bereket versin. Köyümüzün geçim kaynağının yüzde sekseni bu üzümdür. Eskiden ‘gerce evi' denilen evlerde kurutulurdu, şimdi herkes çatısında gölgede kurutuyor" şeklinde konuştu. Gök üzüm taze olarak kilosu 100 lira civarında ilçede satışa sunulurken, yaklaşık 5 kilo yaş üzümden 1 kilo kuru üzüm çıkıyor.

Hububat ekiminde 'su tasarruflu ürün' tercih etme uyarısı Haber

Hububat ekiminde 'su tasarruflu ürün' tercih etme uyarısı

Hububat sezonunda kurak bir dönemin geride bırakıldığına dikkat çeken (ZMO) Konya Şube Başkanı Burak Kırkgöz yeni sezon hububat ekiminde çiftçiler 'su tasarruflu ürün' tercih edin uyarısında bulundu. Yüzölçümünün yüzde 67'si tarım arazisi olarak kullanılan Konya'da, 595 bin hektar alanda sulu tarım yapılıyor. Uzmanlar, beklenen yağış periyodunda kayma olduğunu, çiftçilerin ekim aşamasında bu durumu dikkate alması gerektiği uyarısında bulundu. "Bu şekilde bir sezon daha yaşanırsa bu sefer ciddi anlamda verim kayıpları yaşanabilir" Hububat sezonunda kurak bir dönemin geride bırakıldığına dikkat çeken Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Konya Şube Başkanı Burak Kırkgöz, "Konya bölgesinde geçtiğimiz son 3 yılda ciddi anlamda bir kuraklık yaşadık. Bu da tabii yer altı ve yer üstü sularımızda ciddi anlamda çekilmelere neden oldu. Önümüzdeki yıllarda nasıl olacağını bilemiyoruz ama böylesi bir yıl bir daha yaşanırsa sularımızda çok ciddi anlamda azalmalar söz konusu olacak. Çiftçilerimizin buna çok dikkat etmesi gerekiyor. Özellikle suyu ve sulama periyotlarını göz önünde bulundurarak ürün desenlerine karar vermeleri gerekir. Önümüzdeki yıl inşallah bol yağışlı bir sezon geçiririz. Lakin bu şekilde bir sezon daha yaşanırsa bu sefer ciddi anlamda verim kayıpları yaşanabilir" dedi. "Yeşil mahsul ürünlerinin alanlarını biraz daha daraltmalarını bu dönemlerde çiftçilerimize tavsiye ediyoruz" Su tüketimi noktasında tasarruf uyarısında bulunan Kırkgöz, "Özellikle hububat ürünlerine çiftçilerimizin biraz daha ağırlık vermelerini, yeşil mahsul ürünlerinin alanlarını biraz daha daraltmalarını bu dönemlerde tavsiye ediyoruz. Suyu çok tüketen ürünlerin maliyetlerinin de yüksek olduğunu bunun yanında karlılıklarının da yüksek olduğunu biliyoruz. Çiftçilerimizin birim alandan daha yüksek para kazanmak için yeşil mahsule yönlendiğini de biliyoruz. Özellikle bu yıl yağlık ayçiçeği ve çerezlik ayçiçeği fiyatlarının iyi olması çiftçilerimizi önümüzdeki yıl ayçiçeği ekilişine yönlendirecek gibi gözüküyor. Tabii ayçiçek ürünü suyu diğer yeşil mahsullere göre daha az tüketen bir ürün. Biz de o konuda çiftçilerimizi destekliyoruz. Özellikle mısır ekiliş alanlarını biraz daraltmalarını bunun yanında hububat alanlarını artırmalarını tavsiye ediyoruz" şeklinde konuştu. "Hububatlarını yağışları bekleyerek ekilişlerini yapmalarını tavsiye ediyoruz" Yeni hububat sezonu için ekim işlemlerinin başlayacağına dikkat çeken Kırkgöz, "Önümüzdeki süreçte hububat ekilişleri başlayacak. Çiftçilerimizin çok fazla acele etmelerini tavsiye etmiyoruz. Özellikle ekim ayı sonu, kasım ayının ortalarına doğru yağışları bekleyerek hububat ekimlerini yapmalarını tavsiye ediyoruz. Çiftçilerimizin burada meteorolojinin verilerini sürekli takip etmeleri lazım, bizler de ziraat mühendisleri olarak dönemsel sahada çiftçilerimize bu gerekli uyarıları yapacağız. Sahada çalışan meslektaşlarımız bu konularda kendilerini geliştirdi ve gerekli tecrübeleri kazandılar. Önümüzdeki yıl inşallah bol bereketli bir sezon olur. Ekim yaparken de çiftçilerimizin çok fazla derin ekimden kaçınmalarını ve çok fazla ‘yüzlek ekim' dediğimiz sığ ekimlerden de kaçınmalarını tavsiye ediyoruz. Toprak hazırlığı çok önemli. Tohum yatağı dediğimiz tohumun ekildiği bölümdeki hazırlık çok önemli. Toprak hazırlığını iyi yaptıktan sonra ürün grubuna göre dengeli bir şekilde ekim yapmalarını çiftçilerimize tavsiye ediyoruz. Özellikle hububatlarda da yağışlara dikkat edilmesini öneriyoruz. Toprak hazırlığında pullukla sürüm Konya bölgesinde yaygın olarak kullanılan bir alet ekipman. Burada da çiftçilerimizin topraktaki havalanmayı arttırmak amacıyla pullukla sürümü gerçekleştiriyor. Çok fazla derin sürümden kaçınmalarını tavsiye ediyoruz. Sürdükten sonra da çıkan kesekleri yağışlardan sonra kültüvatörlerle düzenleyip daha az kesekli bir tarla hazırlamalarını da öneriyoruz" diye konuştu.

Sındırgı’da turşuluk acı biber hasadı: 5 bin ton ürün hedefleniyor Haber

Sındırgı’da turşuluk acı biber hasadı: 5 bin ton ürün hedefleniyor

Hasat ekime kadar sürüyor Temmuz ayı sonunda başlayan hasat, ekim ayına kadar kırağı düşene dek devam ediyor. Toplaması oldukça zahmetli olan biberiye, yüksek verimi ve getirisi sayesinde üreticilerin yüzünü güldürüyor. Bu yıl çiftçiler, üretimdeki artış nedeniyle sezonu "altın yıl" olarak değerlendiriyor. Biberiye, toptanda kilosu 90 liradan alıcı buluyor. Gerek iç piyasada gerekse dış pazarda yoğun talep gören ürün, Sındırgı ekonomisine de önemli katkı sağlıyor. Özellikle yağ ve tıbbi aromatik bitki sanayisinde kullanılan biberiye, yüksek fiyatıyla üreticilere kazanç kapısı oluyor. Yaylabayır kırsal mahallesinden Emine Gülşen doğduğundan beri tarımla uğraştığını belirterek " Allah’a şükür bu yıl biberiyemiz, salatalığımız çok iyi. Para etti. Yani bu sene altın yılı desek çiftçinin yeridir." şeklinde konuşurken Ayşe Uğur ise geçen yıl 18- 20 lira olan biberiyenin bu yıl 90 liradan satılmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Gölet üreticiye can suyu oldu Yaylabayır kırsal mahallesinde yapılan gölet sayesinde sulu tarıma geçen çiftçiler hem üretimde hem de hasatta büyük avantaj sağladı. Çiftçiler, bu sayede hem verimin hem de kalitenin arttığını belirterek memnuniyetlerini dile getiriyor. Göletin yapılmasının çiftçilerin durumunu değiştirdiğini belirten Ümmü Gülsüm Zengin Mayısta başlıyoruz. Hazirana doğru biberlerimizi ekiyoruz. Güzel biberimiz memnunuz çiftçilikten. Göletimizi yapanlardan, emeği geçenlerden Allah bin kere razı olsun. Göletimizin köyümüze çok faydası var. Köyümüz baya ilerledi. Küçük Almanya oldu" dedi. Çiftçiler memnun Hasada katılan üreticiler, biberiyenin Sındırgı için "sarı altın" değerinde olduğunu ifade ederek, "Toplaması zahmetli ama getirisi yüksek. Bu yıl göletin de faydasıyla verim arttı. Ürünümüzü 90 liradan satıyoruz, yüzümüz gülüyor" dedi. Gençleri çiftçiliğe davet eden Ahmet Gülşen " Çiftçilikte iyi para var bu yıl. Mahsulümüz iyi. İyi para yaptı. Severek yaparsan, yapacağın işi de bilirsen para kazanırsın. Bunun yanında hayvancılık da iyi. Hem kendi yiyeceğini yetiştiriyorsun. Hem de satıp para kazanıyorsun. Ben memnunum, gençlere de öneriyorum" dedi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.