TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Tarım Ihracatı

AGRONEWS - Tarım Ihracatı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tarım Ihracatı haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Growtech Antalya’da Uluslararası Tarım Diplomasisi Zirvesi Düzenlendi Haber

Growtech Antalya’da Uluslararası Tarım Diplomasisi Zirvesi Düzenlendi

Growtech Antalya kapsamında düzenlenen Uluslararası Tarım Diplomasisi konferansları, sektörün uluslararası arenadaki önemli isimlerini bir araya geldi. Türk Tarım Diplomasi Grubu (TTDG) Başkanı Melisa Tokgöz Mutlu ve Genel Sekreter İsmail Uğural'ın moderatörlüğünde gerçekleşen konferanslara Dünya Çiftçiler Birliği (WFO) Başkanı Arnold Puech d’Alissac, Dünya Tohumculuk Federasyonu (ISF) Başkanı Arthur Santosh Attavar, Uluslararası Tarım Gazetecileri Federasyonu (IFAJ) Genel Sekreteri Adrian Bell, Tohum Sanayicileri ve Üreticileri Alt Birliği (TSÜAB) Genel Sekreteri Doç. Dr. Hamit Ayanoğlu ve Uluslararası Tarım Şehirleri Birliği Temsilcisi Mahmut Ali Cengiz Körosmanoğlu konuşmacı olarak katıldı. "Tarım, ülkelerin yumuşak gücüdür" Tarımın yalnızca üretimle sınırlanamayacağını belirten TTDG Başkanı Melisa Tokgöz Mutlu, tarım sektörünün stratejik, ekonomik, jeopolitik ve uluslararası ilişkileri de kapsayan 'yumuşak güç' olduğunu vurguladı. Dünyada 8 milyar insanın yaşadığını ve her 9 kişiden birinin yetersiz beslendiğini vurgulayan Mutlu, "Nüfus artıyor; fakat globalde yaşanan iklim değişikliği ve su kıtlığı gibi nedenlerle tarımsal üretim azalıyor. Uluslararası verilere göre küresel su kullanımı son yüzyılda 6 kat arttı. Tarım sektörü ise tatlı suyun yüzde 72'sini kullanıyor. İklim değişikliği en önemli sorunlardan biri. Gıda ve su yalnızca ekonomik değil artık jeopolitik varlıklar haline geldi. Bunların korunması için tarım diplomasisinin önemi daha da büyük. Bu konuda uluslararası arenada, politika yapıcıları, devletler, STK'lar ve firmalar tarımsal sürdürülebilirlik ve su kaynaklarının korunması konusunda geleceğin nasıl kurgulanabileceğini de konuşmalı. Ülkeler kapsamlı birer strateji geliştirmeli. Uluslararası tarım diplomasisiyle bu süreçlerin sürdürülebilir hale getirilmesi gerekiyor" diye konuştu. "Tarım diplomasisi çiftçiler için önemli" Dünya Çiftçiler Birliği (WFO) Başkanı Arnold Puech d’Alissac da, "WFO, 80 birliğin birleşmesiyle meydana gelen küresel bir organizasyon. Yaklaşık 1 milyar çiftçiyi temsil ediyoruz. Her kıtada lider ülke bulunuyor; şu anda Asya'nın temsilcisi Nepal mesela. Belki de önümüzdeki yıllarda Türkiye, yeni temsilci olur. Dünyada çiftçiler adına hem iyi hem de kötü gelişmeler aynı anda yaşanıyor. Enerji ve gübre fiyatları son dönemde çok arttı. Tahıl fiyatlarında düşüş yaşanıyor. Öte yandan gübre fiyatları da düşmeye başladı. Canlı hayvan üretimi de arttı. Et, hala günlük beslenmenin önemli bir parçası. Dünyada tarım ihracatı yapan ülke sayısı dünyanın 4'te biri. Yani 4'te 3'ü tarımsal ürün ithal ediyor. Türkiye de hem ürün çeşitliliği hem de tarım alanlarının genişliğiyle birlikte önemli bir tarım ülkesi. Dünya tarımında ise önemli aktörlerden birisi. Tarımsal diplomasi ise özellikle ithalat, ihracat ve lojistik süreçlerinde belirleyici bir unsur. Üreticiler alıcılarla sözleşmeler imzalıyor. Bu süreçlerin sözleşmelerle kayıt altında olması sürdürülebilirlik açısından da çok önemli. Çiftçilerin gelir elde etmesi için de önemli bir araç" ifadesini kullandı. Growtech Antalya’yı ilk defa ziyaret ettiğini ve çok etkilendiğini dile getiren WFO Başkanı d’Alissac, şunları söyledi: "Türkiye’ye ilk kez geliyorum ve Growtech fuarına da ilk kez katılıyorum. Fuarı keşfetmekten büyük mutluluk duyuyorum. Growtech, benim gözümde dünyanın en profesyonel tarım fuarlarından biri. Buraya gelmeden önce net bir fikrim yoktu; ama şimdi bu fuarın ne kadar yüksek kaliteye sahip olduğunu görüyorum. Çok ciddi firmalar, nitelikli ziyaretçiler ve olağanüstü bir organizasyon var. 725’ten fazla katılımcı, 136’dan fazla ülke ve dört gün boyunca 40 binden fazla ziyaretçi sayısı gerçekten etkileyici. Henüz Türkiye üyemiz değil, ancak bu ziyaretin ardından bunun değişmesini gerçekten umuyorum. Bugün dünya, tarıma her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyuyor. Türkiye bana göre çok önemli bir noktada. Avrupa, Slav ülkeleri, Orta Doğu ve Afrika ile iletişim kurabilen bir köprü konumunda. Tarım açısından da küresel üretimin merkezinde olabilecek jeostratejik bir ülke. Growtech’e tekrar gelmeyi çok isterim. Bu ilk gelişimde fuar hakkında genel bir izlenim edindim, bir sonraki gelişimde randevularımı ve ziyaretlerimi planlayarak geleceğim." "Kaliteli gıdayı, insanlarla buluşturmalıyız" Tohumun tarımın vazgeçilmezi olduğunu dile getiren Dünya Tohumculuk Federasyonu (ISF) Başkanı Arthur Santosh Attavar ise şu bilgileri verdi: "Tüm dünyada 90 ülkeden üyemiz var. Hem ulusal hem de bölgesel tohum federasyonlarıyla çalışıyoruz. Türkiye tohum federasyonu ile de İstanbul'da güzel bir buluşma yaptık, 101. yılımızı da kutladık. Öte yandan sektöre baktığımızda iklim değişikliği bizler için de önemli bir sorun. Hem tohum üretimini, hem de gıda üretimini kısıtlıyor. En önemli amacımız üretilen tohumların ülkelerden zamanında ve sorunsuzca geçebilmesi. Bu konuda ülkeler arasında çeşitli bürokratik sorunlar yaşanıyor. Gıda ve tohum nakliyesi için bir çok politika ve farklı kanun var. Kaliteli tohum üretimi için de bir çok prosedür var. Devletler tarımsal diplomasiyi daha iyi anlamalı. Bu konferans da tarım diplomasisi adına atılan önemli adımlardan biri. İnsanlar gıdaya ulaşmada zorluklar yaşıyor ve yüz milyonlarca kişi her gün açlıkla karşı karşıya kalıyor. Bunu önlemek adına bir araya gelerek çalışabilir, devletlere sesimizi daha iyi duyurabiliriz. İnsanlara daha iyi kaliteli ve hızlı şekilde gıda ürünlerine ulaşması konusunda yardımcı olabiliriz." İklim değişikliği ve su krizinin artık bir realite haline geldiğini de kaydeden Attavar, "Aşırı kuraklık kadar aşırı yağmurlar ve seller de ekili arazilere zarar veriyor. Üyeler olarak bir araya gelerek farklı iklim şartlarına dayanan özellikteki en iyi tohumları kullanmaya ve yaymaya çalışıyoruz. Tohum ıslahı alanında en iyi genetiği elde etmeye çalışıyoruz" ifadelerini kullandı. "Hedefimize bir adım daha yaklaşmış olduk" Türkiye’nin tarım, gıda ve ormancılıkta sahip olduğu potansiyelin dünyaya açılması ve tanıtılması için yola çıktıklarını belirten TTDG Genel Sekreteri İsmail Uğural da, Growtech Antalya'da dünyada ilk defa uluslararası tarım diplomasisi zirvesine imza attıklarının altını çizdi. Uğural sözlerine şöyle devam etti: "Bu yılın ocak ayında başlayıp nisan sonunda tamamlanan Tarım ve Orman Şurası kapsamında yer alan Tarımsal Diplomasi Grubu olarak, Türk tarım, gıda ve ormancılık sektörlerinin dış tanıtımı ve uluslararası düzeyde temsil gücünün artırılması için çalışıyoruz. Küresel iş birliklerinin güçlendirilmesi amacıyla çalışmalar yürütmek; bu alandaki farkındalığı artırmak, dünya ile entegre olmuş bir tarımsal diplomasi anlayışı geliştirmek, lobi faaliyetleri gerçekleştirmek ve tüm süreci sektörel bir seferberlik ruhuyla ele almayı hedefliyoruz. Tarım, gıda ve ormancılık alanında 117 sektörel temsilcinin bir araya gelerek ve gönüllülük esasıyla oluşturduğu Türk Tarımsal Diplomasi Grubu (TTDG) yenilikçi bir vizyon ortaya koyuyor. TTDG olarak bu amaçla tarım ve gıda ihracatının gelişmesi için 9 ayrı çalışma grubu da kurduk. Growtech Antalya'da düzenlediğimiz bu konferanslarla hedefimize bir adım daha yaklaşmış olduk"

Avrupa armudu İtalya'dan değil Bursa'dan yiyor Haber

Avrupa armudu İtalya'dan değil Bursa'dan yiyor

Gürsu Ziraat Odası Başkanı Kamil Dönmez, bu yıl yaşanan olumsuz hava şartları ve nisandaki don hadisesine rağmen kalite olarak santa maria çeşidi armutta bir sorunlarının bulunmadığını söyledi. Geçen yıldan gelen küçük çaplı meyve kayıpları ve donun yol açtığı pas sorunu dışında önemli bir sıkıntı yaşanmadan hasadın sürdüğünü dile getiren Dönmez, temmuzun son haftasında başlayan hasadın 20 gün daha süreceğini anlattı. Bu sezon geçen yıla göre kayıp yaşanacağını aktaran Dönmez, Gürsu Ovası'nda yaklaşık 45 bin ton üretim tahmin ettiklerini kaydetti. Aşırı sıcak ve yağmur olması durumunda mevcutta yakaladıkları kalitede bozulma olabileceğine dikkati çeken Dönmez, "Evet birçok kişi, farklı üreticiler yağış bekliyor ama biz hasatta yağış istemeyiz. Havalar iyi gitsin ve 20 günde hasadı sorunsuz bitirelim istiyoruz" dedi. Avrupa armudu İtalya'dan değil Bursa'dan yiyor Bursa genelinde uzun yıllar santa maria çeşidi ortalama üretimin 100-120 bin ton olduğunu belirten Dönmez, şöyle konuştu: "Bursa'da 10-12 Nisan'da yaşanan don nedeniyle yüzde 25 civarı kayıp yaşadık. Bu yıl Bursa genelinde 90 bin tonları bulur diye düşünüyoruz. Bunun yarısı Gürsu Ovası'nda üretilir. Türkiye üretiminin yarısını Bursa gerçekleştiriyor. Santa maria zor bir çeşittir. Üretimi zordur, bazı hastalıklara dayanıksızdır. İtalyan çeşittir ve biz bu armudu İtalyanlardan öğrendik. İtalya bıraktı bu armut üretimini biz halen üretiyoruz. Avrupa'dan halen talep var. İtalya, hem devam ettirmemize hem de yüksek verim almamıza şaşırıyor. Şimdi santa maria armudunu Avrupalılar Bursa'dan yiyor." Dönmez, bölgenin armuda has havası, iklimi, toprağı ve suyu bulunduğunu vurgulayarak, "Türkiye ortalamasının üzerinde verim alıyoruz. Türkiye ortalaması bin 200 kilogram iken Gürsu'da 50 kilograma varıyor dekara verim. İtalya da bu rakamlarda verim alamıyordu. Avrupa, daha az kimyasal kullanılan ürünleri tercih ediyor. Bu yüzden soğuk pası olan armutlar bile tercih edilir oldu. Döviz de uygun olsa ihracatımız çok güzel olacak" dedi.

Yenişehir'in tarım ürünleri Libya'ya ihracat edilecek Haber

Yenişehir'in tarım ürünleri Libya'ya ihracat edilecek

Libya'nın fuarcılık stratejilerinden sorumlu en üst düzey isim olan Esam Abujella Aloul Yenişehir ziyaretinde konuştu. Libya Fuarlar İdaresi Başkanı Esam Abujella Aloul ‘Yenişehir bizim için mükemmel bir yer. Buradaki ürünlere çok ihtiyacımız var’ dedi. Yapılan toplantıya ANASİAD Başkanı Hakan Birkan, yabancı işadamları ve yetkililer de katıldı. Yenişehir tarihi belediyesinde Başkan Özel’in misafiri olan heyet Uluslararası Yenişehir Havaalanı, tarla ziyaretleri, tarihi Sinanpaşa külliyesinde incelemelerde bulundu. Konuyla ilgili açıklama yapan ANASİAD Başkanı Hakan Birkan, " Bugün Bursa’mız ve Yenişehir için çok önemli bir gün geçtiğimiz günlerde Belediye Başkanı Ercan Özel ile Libya’da Bakanlar iş dünyası ile bir araya gelmiştik. Bugün de onlar bizi ziyarete geldiler. Yenişehir’e hayran kaldılar. Libya hükümeti hemen sözleşme imzalamak istiyor. Gelen heyet ilçedeki potansiyeli görünce bayıldılar. Bu anlaşma çiftçimize can suyu olacak. Yenişehir ekonomisine büyük katkı sağlayacak. Tarihi yeni bir dönemi inşallah kısa süre sonra başlayacak" dedi. Libya Fuarlar İdaresi Başkanı Esam Abujella Aloul," Bizim Yenişehir’e çok ihtiyacımız var. Mükemmel bir yer. İstediğimiz her şey burada. Havaalanı, meyve sebze hızlı ulaşım ve en önemlisi ürünler tarladan sofraya taze bir şekilde ulaşacak. Sözleşme aşamasına geldik. Yenişehir çiftçisi ve Libya kazanacak. Yakın zamanda iş dünyası ile tekrar ilçeye geleceğiz" dedi. Belediye Başkanı Ercan Özel de yaşadığı sevinci dile getirerek, "Bugün ilçemiz için önemli bir gün. Gelen heyet ilçemize hayran kaldı. Bu bizleri mutlu etti. ANASİAD Başkanımız Hakan Birkan ve yönetim kurulan teşekkür ediyorum. Gelen heyet Yenişehir tarımı açısından çok önemli olan bu toplantı sonunda sözleşme aşamasında olduklarını bir an önce çalışmak istediklerini bizlere ilettiler. Yapılacak olan ihracatın ilçemize üreticilerimize hayırlı olmasını diliyorum" dedi.

Zirai dona rağmen ihracatta iyimser tablo Haber

Zirai dona rağmen ihracatta iyimser tablo

"Her ürün etkilenmedi, ihracat devam eder" Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği (UYMSİB) Başkanı Senih Yazgan, nisan ayında yaşanan zirai dona rağmen ihracatta karamsar bir tablo beklemediklerini söyledi. Türkiye’nin geniş ve çeşitli tarım bölgelerine sahip olduğunu belirten Yazgan, "Bazı alanlarda ciddi zarar olsa da dondan etkilenmeyen bölgeler de var. Ürün eksikliği olabilir ama ihracat için ciddi bir eksiklik beklemiyoruz" dedi. “Az ürün, daha iri ve kaliteli olabilir” Zirai donun hem iç tüketimde hem de ihracatta fiyat artışına neden olabileceğini söyleyen Yazgan, “Akşehir ve Sultandağı gibi önemli kiraz bölgelerinde ürün azalacak ama kalite artacak. Az ürün daha iri olabilir, üretici geçen yıllardaki gelirini koruyabilir” dedi. Avrupa’da da benzer üretim sıkıntıları yaşandığını belirten Yazgan, bu durumun Türk ürünlerine avantaj sağlayabileceğini ifade etti. “En iyi ihracat performansını gösterebiliriz” Üretim azlığının ihracat pazarında kalite yönüyle bir avantaja dönüşebileceğine dikkat çeken Yazgan, “Alıcılara durumu anlatmak kolaylaşacak. Bu dönemde en iyi ihracat performansını gösterebiliriz. Karamsar olmadan süreci izlemek gerekiyor” değerlendirmesinde bulundu. “Tarımda risk her zaman var” Tarımın “üstü açık fabrika” gibi düşünülmesi gerektiğini vurgulayan Yazgan, “Bir üretici 5 yılda 1 yılı kayıp olarak göze almalı. Zarar gören çiftçiler için destekler artırılmalı, üretimden vazgeçmelerin önüne geçilmeli” dedi. Yazgan, genel tabloya bakıldığında ihracatta ciddi bir düşüş beklemediklerini yineledi.

Amik Ovası’nda Soğan Hasadı Başladı: Rekolte Yüksek, Fiyatlar İyi Haber

Amik Ovası’nda Soğan Hasadı Başladı: Rekolte Yüksek, Fiyatlar İyi

Hatay'da yılın ilk soğanı topraktan çıktı Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde, bereketli Amik Ovası’nda yılın ilk soğan hasadı başladı. Kuraklığa rağmen yüksek verimle yüzleri güldüren soğan, tarladan 15 TL ile 20 TL arasında alıcı bulurken, ihracatla da önemli döviz girdisi sağlıyor. Özellikle Rusya ve Balkan ülkelerine ihracat yapılan ürünün, Eylül ayına kadar hasadının süreceği bildirildi. Kuraklığa rağmen verim yüksek Üretici Reşit Kaya, bu yıl yağışların yetersiz kalmasına rağmen rekoltenin yüksek olduğunu belirterek, “Normalde yıllık 700 kilogram yağış olurdu, bu yıl sadece 100 kilogram yağdı. Buna rağmen üreticimiz gece gündüz çalıştı, güzel bir sezon başladı” dedi. Kaya ayrıca, bazı çeşitlerin dondan etkilendiğini ancak genel verimin iyi gittiğini söyledi. İhracat kritik rol oynuyor Kaya, soğanın ihracatının fiyat istikrarı açısından kritik olduğuna dikkat çekerek, “Eğer ihracat devam eder ve fiyat 10 TL’nin altına düşmezse üretici üretime devam eder. Aksi takdirde kazanç sağlanamaz” dedi. Tarladaki fiyatların 15-20 TL olduğunu, marketlerde ise 25-30 TL arasında satıldığını ifade etti. Tarım işçisi: "Rekolte bu yıl oldukça yüksek" 45 dönümlük tarlada hasat yapan tarım işçisi Hüseyin Elmaslı ise sabah erken saatlerde başlayan çalışmanın yoğun geçtiğini söyledi. “Soğanlar toplanıp boyutlarına göre ayrılıyor. Bu yıl rekolte oldukça yüksek” açıklamasında bulundu. Üreticiden yetkililere çağrı Soğan fiyatlarında dalgalanma başlamadan önce yetkililere seslenen üreticiler, ihracat yollarının açık tutulmasını ve kuraklıkla mücadele için destek sağlanmasını talep etti. Kuraklık ve artan maliyetlere rağmen üretimi sürdüren çiftçi, istikrarlı pazar ve fiyat garantisiyle üretime devam etmeyi umut ediyor.

Şırnak’ta Organize Tarım Bölgesi nakliyecilere umut oldu Haber

Şırnak’ta Organize Tarım Bölgesi nakliyecilere umut oldu

946 dekar atıl arazi tarıma kazandırılıyor Şırnak Valiliği’nin hazırladığı ve Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından onaylanan Şırnak Organize Tarım Bölgesi projesi, 16 Nisan’da ihaleye çıkıyor. Silopi ilçesinde 946 dekar atıl tarım arazisi taşlardan arındırılarak üretime açılacak. Bu alanda 42 sera ve 9 sanayi parseli yer alacak. Yıllık 1.5 milyar liralık katkı bekleniyor Seralar ve kurulacak fabrikalarla birlikte bölgenin yıllık 1 milyar 500 milyon TL’lik ekonomik katkı sağlaması hedefleniyor. Proje, hem ihracatı artırmayı hem de nakliye giderlerini azaltmayı amaçlıyor. Nakliyeciler: “Artık bu yükü kaldıramıyoruz” Projenin tamamlanmasıyla birlikte, başta Irak olmak üzere komşu ülkelere yapılan sebze-meyve taşımacılığında zaman ve maliyet avantajı sağlanacak. 10 yıldır yaş meyve-sebze taşıyan Naim Cabu, “Bin kilometreden yük getireceğime, burada seralardan yükleyip 50 kilometre ötede Irak’a götürmek bizim için büyük kolaylık olur” dedi. "Tek şoförle bu yollar bitmiyor" Uzun yollar, artan mazot fiyatları ve takograf sınırlamaları nedeniyle zorlandıklarını dile getiren nakliyeciler, Şırnak’ta kurulacak üretim alanlarının lojistik maliyetleri ciddi oranda düşüreceğini belirtti. Aziz Arık, "Bin 300 kilometre yerine 50 kilometre yol yaparız" diyerek projeye desteğini dile getirdi. "Verimli topraklar, yeni geçim kapısı olabilir" 20 yıldır bu sektörde çalışan Ahmet Dövçek ise, “Şırnak’ın Silopi, Cizre ve İdil ilçeleri çok verimli. Habur dışında bir gelir kapımız yok. Seracılık bölgemizi kalkındırır” ifadelerini kullandı. Nakliyeciler, projenin hem istihdam hem de yerel üretim açısından büyük önem taşıdığını vurguladı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.