TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Manisa

AGRONEWS - Manisa haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Manisa haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Tel sergi üzümün kalitesini artırıyor ama üretici tercih etmiyor Haber

Tel sergi üzümün kalitesini artırıyor ama üretici tercih etmiyor

Manisa Bağcılık Araştırma Enstitüsü'nden Ziraat Yüksek Mühendisi Mustafa Sacit İnan, tel sergi yönteminin kuru üzümde kaliteyi artırdığını ancak yüksek maliyet nedeniyle üreticilerin tercih etmediğini söyledi. Manisa ve ilçelerinde Sultani çekirdeksiz üzüm hasadı başladı. Manisa Bağcılık Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü araştırmacılarından Ziraat Yüksek Mühendisi Mustafa Sacit İnan, tel sergi uygulamasının kuru üzümde kaliteyi artırdığını ancak yüksek maliyet nedeniyle üreticiler tarafından tercih edilmediğini söyledi. Manisa'nın dünyadaki en önemli Sultani çekirdeksiz üzüm merkezlerinden biri olduğunu vurgulayan İnan, hasat zamanının doğru belirlenmesinin randıman açısından kritik olduğuna dikkat çekti. İnan, "Özellikle hasat tarihini doğru belirlemek çok önemli. Bu bizim doğrudan randımanımızı etkileyen bir husus. Bizim Sultani çekirdeksiz üzümünü 22-23 hatta 24 kuru madde olmadan önce kesmememiz gerekiyor. Yaş üzümün tatlı parası, ekşi üzümün tatlı parası olur gibi laflar var üreticilerin arasında ama bizim ürünümüz 24 kuru madde ile kesmekle 17-18 kuru madde arasında kesmek arasında randıman ve tonaj bakımından çok büyük farklar var. Aynı bağdaki üzümü 18 ile 24 arasında kestiğimizde yüzde 20'lere varan randıman farkı oluşabiliyor. Bu aynı zamanda kuru üzümün kalitesini de etkiliyor. Mutlaka 23-24'e çıkan brikslerden sonra hasat yapmakta fayda var" dedi. Hasatla birlikte üzüm kurutma sezonunun da başladığını belirten İnan, Enstitü bünyesinde yetiştirilen üzümlerin tel ve beton sergilerde kurutulduğunu ifade etti. Üzümde kalite 1 puan artıyor Tel sergilerin avantajlarına değinen İnan, "Tel sergiler ve yan tarafta yine üreticilerimizin büyük çoğunluğunun kullandığı toprak (beton) sergiler de var. Ancak burada yüksek sistem kurutma sergilerinden tel sergileri görüyorsunuz. Tel sergileri tercih etmemizin tabii ki sebepleri var. Burada gördüğünüz gibi tel sergiler tamamen zeminden, topraktan ve yabancı maddelerden üzümün uzaklaştırılmış şekilde serilmesi ile temiz üzüm elde edilmesini bize sağlıyor. Tabii ki kuruma süresi biraz uzuyor. Burada iki haftayı geçtiği oluyor. Normalde biz toprak sergide 7-8 günde üzümleri kurutuyoruz. Ancak burada yapılan araştırma sonuçlarına da göre, en az kuru üzümün tip puanında 1- 1,5 puan bize avantaj sağlıyor. Aynı zamanda topraktan, dışarıdan, zeminden gelecek olan yabancı cisimleri de bu şekilde engellemiş oluyor ve kaliteli üzüm kuru üzüm elde etmiş oluyoruz." diye konuştu. "Maliyetli ancak avantajları fazla" Sistemin yatırım gerektirdiğini kaydeden İnan, "Bu sistemde bir yatırım gerekiyor. Öncelikle üreticimizin tercih etmemesi sebeplerinin başında, ekonomik bir maliyet gerekiyor. Onun dışında sabit bir yere ihtiyaç var ve zemin olması gerekiyor. Dolayısıyla temel gerekçe ekonomik nedenlerden oluşuyor. Bu serginin aslında üreticiler açısından avantajı da var. Son yıllarda sergilerde hepimiz biliyoruz üzümler yağmura yakalanıyor. Bu tel sergilerin üzeri kapatılabiliyor, öyle de bir avantajı var. Yağmur yağdığı anda sergiler kapatıldığında yağmurun üzümü bozması da yağışların üzümü bozmasını engellenmiş olabiliyor. Ancak yüksek maliyet nedeniyle üreticilerimiz çok da tercih etmiyorlar. Aynı üzümü tele sermek ile toprağın üzerinde kanaviçe sermek arasında en az bir puan fark var. Bu tip puanı 1,5'lara kadar çıkabiliyor. Yani üreticimiz 9 numara üzüm yerine 10 numara üzüm ya da 8 numara üzüm yerine 9 numara 9,5 numara aynı üzümü elde edebiliyor. Böyle bir avantajı var, dolayısıyla kaliteli ürün ihracatta bizim önümüzü açıyor, kolaylık sağlıyor." dedi.

Manisa’da üzümde hasat sezonu zorlu: Üreticiler ödeme bekliyor Haber

Manisa’da üzümde hasat sezonu zorlu: Üreticiler ödeme bekliyor

Manisa’da nisan ayında il genelinde yaşanan don felaketi nedeniyle dünyaca ünlü Sultani çekirdeksiz üzümünde rekolteyi önemli ölçüde etkiledi. Bağlarda buruk da olsa tatlı telaşın başladığı Gediz Ovasında düşük rekolteye rağmen üreticilerin özenli bir şekilde ürünlerini yetiştirmesiyle salkımda yüksek kalitenin bulunması dikkat çekti. Sabahın erken saatlerinde üzüm bağlarının yolunu tutan çiftçiler salkımlarına dahi zarar vermeden hasat ettikleri üzümü özel bir sıvıyla yıkadıktan sonra geniş alanlara sererek kuruması için bırakıyor. Yaklaşık 7 ile 9 gün arasında kurumaya bırakılan üzümler daha sonra özel makineler sayesinde saplarından arındırılarak üzüm tüccarlarına dünya sofralarına gönderilmek üzere teslim edilecek. Avrupa ülkeleri ve Rusya’nın tüketimde başı çektiği Sultani çekirdeksiz üzümünün iç piyasada da son yıllarda kullanımı artmaya başladı. Rekolte düşük, salkım kaliteli Düşük rekolteye göre kaliteli üzüm yetiştirdiklerini belirten Saruhanlılı çiftçi ve aynı zamanda AK Parti Saruhanlı İlçe Başkanı Şerif Eroğlu, "2025 yılına buruk başladık. 10 Nisan'da olan don zararından sonra geride kalan üzümleri hasat etmeye çalışıyoruz. Hasadımızın 5. günü olmasına rağmen yaklaşık 10'da 1 gibi kalan mahsulü hasat ediyoruz. İlçemizde 10 Nisan'da olan dondan sonra yüzde 90'lara varan hasar oldu. Sonrasında kalan üzümlerle ‘Allah bereketini versin’ diyerek başladığımız hasatta uğraşıyoruz. Üzüm kalitesi güzel. Çünkü mahsul az olduğu için asmalar rahatladı. Üzüm kendine geldi. Bunda da bir hayır vardır diyoruz. TARSİM’den eylül ayı içerisinde ödeme bekliyoruz. Çünkü mahsul az olduğu için bize hemen paraya çevrilecek giderlerimiz var. Bu giderlerin karşılanabilmesi için tarım ödemelerinin öne alınması çiftçinin yüzünü güldüren en doğru hareketlerden birisi olur" dedi. "Sezona sancılı başladık" Üzüm hasat sezonunda rekolte kaybından dolayı sancılı bir başlangıç yaptıklarını söyleyen Saruhanlı Ziraat Odası Başkanı Aydoğan Okur, "Üzümün başkenti Saruhanlı bu yıl hasada sancılı girdi. Bilindiği üzere yapılan son TARSİM raporlarına göre ilçemizde yüzde 80 ile yüzde 85 arasında hasar meydana geldi. Bu da tabii çok büyük bir ölçüde kayıptır. Burada en çok bizi üzen mahsulü yetiştiremememiz. Biz mahsulü yetiştirip ülke ekonomisine katkı sağlamak istiyoruz. Ama bu yıl Cenab-ı Allah tarafından büyük bir don afatı yaşadık. Bu afat neticesinde üzümümüzün rekoltesi yüzde 80'lere varan bir kayıpla bu sezona girdik. Ama sevindiğimiz, sevinebileceğimiz şey de ilçemizde yüzde 70'lere varan bir TARSİM sigortası poliçeleri var. Bu poliçelerin bir an önce çiftçimize ödenmesini istiyoruz buradan. Çünkü çiftçimiz eylül ayında üzümünü kesip hasat yapıp mahsulü sattıktan sonra tarım kredileri olsun, bankaları olsun, ilaççılara, gübrecilere olsun borçlarını ödemek zorunda ama şu anda üzüm olmadığı için çiftçimiz bu borçlarını ödeyemiyor. Büyük bir sıkıntı yaşıyoruz. Buradan bir an önce tarım sigortalarının ödeme yapmasını istiyoruz" ifadelerini kullandı. Geçmiş yıllara göre 45 bin tona kadar hasat yapılan Saruhanlı’da bu yıl 8 bin tonlara kadar rekoltenin düştüğünü belirten Başkan Okur, "Kuru üzümün başkenti Saruhanlı geçmiş yıllarda 40-45. Bin tona yakın bir üzüm hasadı elde etmekteyken bu yıl bu 8-10 bin tona kadar düştü. Bu bunun daha da düşebileceğini tahmin ediyoruz. Çünkü kesilen bağlardan gördüğümüz kadarıyla dekara 100 kiloya kadar ancak kesebilmekteyiz. Bu hem çiftçi için hem de ülke ekonomisi için büyük bir kayıp" diye konuştu.

Manisa'da yılın ilk kuru üzümü 3 bin 500 TL'den alındı Haber

Manisa'da yılın ilk kuru üzümü 3 bin 500 TL'den alındı

Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşının okunmasıyla başlayan törende üzümün tarihten günümüze serüvenini anlatan bir video sunumu yapıldı. Daha sonra törenin açılış konuşmasını yapan Manisa Ticaret Borsası Başkanı Sadık Özkasap, "Bu sezon bağlarımızdaki doğuşa bakarsak 300 bin tonun üzerinde bir çekirdeksiz kuru üzüm potansiyelimiz vardı. Maalesef bunun önemli bir kısmını kaybettik. İl genelinde yapılan ilk değerlendirmelere göre tüm ürünlerde ortalama yüzde 40 ile yüzde 50 oranında zarar meydana gelmiştir. Özellikle rekoltenin önemli yerine sahip olan Saruhanlı başta olmak üzere Şehzadeler ve Yunusemre ilçelerimizde verim kaybımız daha da fazladır. Buna karşılık bu sezon yaş üzümün ağırlıklı olduğu Alaşehir, Sarıgöl ilçelerimizde kuru üzüm rekoltesi için kritik bölge olarak belirlenmiştir. Üretim, iç ticaret ve ihracat incelendiğinde sektörel kayıt raporları sistemine göre 2024-2025 sezonu 31 Ağustos'ta tamamlanacak ve 1 Eylül'den itibaren de yeni sezona başlamış olacağız. Temmuz sonu müstahsil alım tescil verilerine Manisa ve ilçeleri dahil olmak üzere tüm ticaret borsalarımızın kayıtlarına giren çekirdeksiz kuru üzüm miktarı 209 bin tondur. 16 Ağustos tarihli son ihracat raporlarına göre ise gerçekleştirilen 148 bin ton ihracat ile ülkemize 529 milyon dolar kazandırılmıştır" dedi. "Manisa var olan potansiyelini geliştirmek zorunda" Geleneksel törenlerin bir şehrin sürdürülebilirliği ve tarihini vurgulamadaki önemine değinen AK Parti MKYK Üyesi ve Manisa Milletvekili Mücahit Arınç ise "Elimizdeki metaı konuşurken aynı zamanda bir şehrin bütün üretim bantlarını, yapılacak yatırımları, var olan değerlerimizi korumayı da konuşmamız gerekiyor. Biz Manisa olarak bildiğim kadarıyla 31 civarında coğrafi tescilli ürüne sahibiz. Birincisi bunun sayısını arttırmak için mücadele etmemiz lazım. Coğrafi tescili ürünlerimizin sayısını arttırırken aynı zamanda Avrupa Birliği tescili için de müracaat etmemiz lazım. Şu an Manisa Mesir Macunu AB tescilini almış durumda. Sultani üzümümüz değerlendirme aşamasında Kırkağaç kavunumuz da tescilini almış durumda. Yani bütün mücadelemizi şehrimizde yerel olarak verdiğimizi, ülkemizde ve aynı zamanda dışarıda da bu mücadeleyi tanıtım anlamında vermek zorundayız. Çünkü küresel bir dünyada yaşıyoruz. Bütün insanların birbirleriyle etken bir şekilde hareket ettikleri bir coğrafyada artık sadece kendimizden sorumlu değiliz. O yüzden de Manisa var olan potansiyelini çok hızlı bir şekilde çok çarpan etkisiyle geliştirmek zorunda" diye konuştu. Üzüm deyince akla Manisa'nın geldiğini ifade eden MHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Erkan Akçay, "Manisa üzümü bütün Türkiye'nin hatta dünyanın pek çok ülkesinde kabul görüyor. Çeşitli vesilelerle yurtdışına gittiğimizde İtalya'da, İngiltere'de, Belçika'da kahvaltıda ve yemeklerde Manisa'nın kültürü görme mümkün. Ama biz iç tüketimi olarak bunu yeterince tükettiğimiz buna önem verdiğimiz tanıtımını yeterince yaptığımız söylenemez. Bu konuda özellikle bir tanıtım organizasyonuna ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz" dedi. "Yaş üzüm ile beraber 650 milyon dolarlara varan bir ihracat potansiyeline geldik" Üzümde dünyada alan olarak 5. sırada olduklarını kaydeden eski Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli de "Rekolte olarak 7. sıradayız ama ihracatta dünyada 1. sıradayız. Yani bu elbette hem çiftçimizin, hem de tüccarımızın hem de borsamızın katkısıyla. Bu borsa niye var? Çiftçimizin alın teri yere düşmeden bir şekilde karşılığını alabilsin diye. Karşılığını alabilsin ki zarar etmesin, bu işten kar etsin ve sürekli sürdürülebilir olsun diye. Şimdi 500 milyon dolarları geçmişiz. Yaş üzüm ile beraber 650 milyon dolarlara varan bir ihracat potansiyeline geldik. Türkiye'nin ihracatında tarım ürünleri normalde sanayi ürünlerine göre kilo bazında daha az yer tutar. Ama şükür ki artık milyar dolarlarla yarışan ürünlerimiz var Türkiye'de" diye konuştu. Alın teri döken çiftçilerin kıymetinin bilinmesi gerektiğini vurgulayan Manisa Valisi Vahdettin Özkan ise "Çiftçilerimizin motivasyonunu artıracak bütün destekleme araçlarını maddi manevi hep iyi tutmamız lazım. Tarımın sürdürülebilirliği açısından özellikle gençlerimizin kırsal alan rehabilitasyonunda bitkisel üretimde, hayvansal üretimde, kırsal üretimde çok daha iştiyak sahibi olması için neler yapmamız lazım? Her birimizin burada bütün sektörlerin burada mesai harcamaları önem arz etmektedir" şeklinde konuştu. Yapılan konuşmaların ardından sezonun ilk kuru üzümü açık artırmayla satışa çıkarıldı. Protokol üyelerinin fiyat tekliflerinin ardından, Saruhanlı ilçesine bağlı Koldere Mahallesi’nden Ertan Barak tarafından borsaya getirilen üzüm, Manisa Ticaret Borsası tarafından sembolik olarak kilogramı 3 bin 500 TL’den satın alındı Sezonun ilk hasadını kendisinin yaptığını ve kuru üzümü borsaya getirdiğini belirten üretici Ertan Barak, sezonun hayırlı olmasını diledi.

Sultaniye üzümde yeni sezon: Sosyal medyada tanıtımlar başladı Haber

Sultaniye üzümde yeni sezon: Sosyal medyada tanıtımlar başladı

Sarıgöl Ovası’nda üzüm hasadının başlamasıyla birlikte üreticiler, üzüm salkımlarının fotoğraflarını sosyal medyada paylaşarak ürünlerini sergiliyor. Aynı zamanda üzüm simsarlarıyla da iletişime geçerek satış görüşmeleri yapmaya başladılar. Bu yıl önce zirai don, ardından dolu yağışı nedeniyle zarar gören bağlarda, üreticiler sağlam ve kaliteli üzümlerini iyi fiyata satabilmek için yoğun çaba harcıyor. Sarıgöllü üzüm üreticisi Serhat Akkaya, yaptığı açıklamada, "Dünyaca ünlü Sultaniye çekirdeksiz taze üzümün kesimi için 3 Ağustos 2025 Pazar günü, ihracatı için ise 4 Ağustos 2025 Pazartesi gününe vize çıktı. Tüm üreticilerimize, çalışanlarımıza ve ihracatçılarımıza hayırlı, uğurlu, bereketli olsun inşallah." dedi. Sarıgöl Ziraat Odası Başkanı Ali İhsan Ülgen ise yaptığı açıklamada, "2025 yılı Sultaniye üzüm sezonu açıldı, hayırlı olsun. Üreticilerimize buradan önemli bir uyarıda bulunmak istiyorum: Üzümlerimizi güvenilir firmalara verin, peşin satın. Endişeye kapıldığınızda Ziraat Odası olarak tüccar hakkında araştırma yaparız. Mağduriyet yaşamayalım." ifadelerini kullandı. Sarıgöl Ovası’nda yaklaşık 113 bin dekarlık alanda örtü altı üzüm üretimi yapıldığı, bu üzümlerin Aralık ayı sonuna kadar bağda bekletilebildiği belirtildi. İlçede Sultaniye üzümün yanı sıra toplam dokuz farklı tür üzüm yetiştiriliyor.

Manisa’da Ata Tohumlu Altınbaş Kavunu İçin Coğrafi İşaret Hamlesi Haber

Manisa’da Ata Tohumlu Altınbaş Kavunu İçin Coğrafi İşaret Hamlesi

Manisa’da Karaoğlanlı bölgesinde Ata tohumundan yetişen, kendine has aroması ve tadı olan Altınbaş Kavunu hasadı başladı. Bölgeye has Altınbaş Kavununa coğrafi işaret almak için girişimde bulunuldu. Manisa'nın Şehzadeler ilçesi Karaoğlanlı Mahallesi menşeli, "Altınbaş Kavunu" olarak bilinen kavun kendine has özellikleriyle öne çıkıyor. Karaoğlanlı Mahallesi’nde yaklaşık 200 dönümlük alanda üretimi yapılan kavun dışı sarı ve ince kabuklu, aromatik ve oldukça tatlı olması ve sarı parlak rengi dolayısıyla "Altınbaş" olarak adlandırılıyor. Karaoğlanlı’nın atalarından gelen bu kavun, bölgeye özgü, yerel bir kültürel miras olarak tarımına devam ediliyor. Yerel tohumla yani kavun çekirdeğinden geleneksel yöntemlerleler üretiliyor. Üreticiler tarafından sabah erkenden toplanan kavunlar meydanda satışa sunuluyor. Hatta İzmir ve çevre illere gönderiliyor. Yakın mahallelerde de ekilmeye başlandı. Kabuğu ince olduğu için raf ömrü az. Bundan dolayı olgunlaştığında 2-3 gün içinde tüketilmesi gerekiyor. Karaoğlanlı Mahalle Muhtarı Hakan Kara, "Karaoğlanlı sadece bir mahalle değil. Geçmişe dönük bakarsan Rumlardan kalma iki tane okulumuz, kilisemiz. Roma döneminden kalma kral mezarlarımız. Bu anlattıklarımı şu anlama geliyor buranın tarihi çok eskiye dayanıyor. Osmanlı öncesine dayanan bir yerleşim yeri. Her gelen insanlar buraya bir şeyler katmış. Kimisi sebze getirmiş, kimisi kavun karpuz getirmiş çeşitliliği sağlamış. Altınbaş Kavunu da bunlardan bir tanesi. Ne zaman gelmiş, ekim ne zaman olmuş bu konuyla ilgili bir bilgi yok. Ama geleneksel yöntemlerle yapılıyor. İçinden alınan çekirdekle üretiliyor. Hibrit tohum kullanılmıyor. Yani bir laf vardır nerede o eski domatesler, nerede o eski salatalıklar diye. O eski tohum hala duruyor. Aynı aroma, aynı lezzet, aynı koku hiç değişmiyor. Bunun orijinalliği korunarak devam ediliyor. Bizim burada hala kullanılan bir sistem var. Annelerimiz, babalarımız evlerde çekirdek saklarlar kavanozlarda. Bunun içinde eski karpuzlarımız vardır kara karpuz deriz. Çekirdekli aroması yüksek. Biz bunları hala üretmeye devam ediyoruz. Bunun bir pazarı yok. Ticari olarak bundan para kazanmak şansımız yok. Hibrit tohum olmadığı için ticari olarak kullanamıyoruz. Biz ne yapıyoruz kendimiz ekip kendimiz yiyoruz. Veya burada pazara çıkarıyoruz. Bunu bilen kişiler gelip alıyor buradan" dedi. Coğrafi işaret almak için girişimde bulunduklarını açıklayan Kara, "Coğrafi işaret almaya çalışıyoruz. Sayın Valimizle, İl ve İlçe Tarım Müdürlerimizle bu konuyu görüştük. Karaoğlanlı’dan olan AK Parti Şehzadeler İlçe Başkanımız Ahmet Nalband’a konuyu anlattık. Bu konuda yardımcı olacaklar. Çalışmalarımız devam ediyor. Nasıl Göbeklitepe tarihin sıfır noktasıysa Karaoğlanlı’da bu bölgenin sıfır noktasıdır. Mahallenin her tarafı tünellerle örülüdür. Bunlar çok eski zamandan gelmiş tohumlardır. Meydanda bir Pazar kuruluyor. Çiftçilerimiz her sabah 7 ila 8 arasında topladıkları kavunları getirirler. Karaoğlanlı’da tahminen 200 dönüm Altınbaş Kavunu ekili alan bulunuyor. Buradan bir kısmı toptan olarak Manisa dışındaki illere İzmir’e, başka illere gider, bir kısmı da burada satılır. Civar mahalleler bunu yeni yeni keşfetmeye başladı, ekmeye başladılar. Bunu bilmeyenler ilk başta kabak zannediyorlar. Yiyen arkasını arıyor. Tek sıkıntımız kabuğu ince olduğu için raf ömrü azdır. Bu kavun olgunlaştığında 2-3 gün içinde tüketilmesi gerekiyor. Tüketilmezse bozulmaya başlıyor. Coğrafi işaret aldıktan sonra festival düzenlemek, tanıtımını yapmak, bölgenin diğer illerine duyurmak ondan sonraki adım. Öncelikle coğrafi işareti almak lazım" diye konuştu. Üreticilerden Hakan Abadanç, "Emekli polisim. Yaklaşık 10 yıldır bu işin içindeyim. Emekli olduktan sonra kendime ait 10 dönümlük yere Altınbaş kavununu ektim. Altınbaş Kavunu sadece bizim Karaoğlanlı’ya has bir kavundur. Yakın köylerde üretimi başladı. Çekirdeğinden tekrar üretilen bir kavundur. Ata tohumu yani eski domatesler, patlıcanlar, biberler olduğu gibi tadı ve aroması çok mükemmel. Fakat diğer bölgelerdeki insanlarımız bunu kabağa benzetiyor, kavuna benzemediğini söylüyor. Ama tattıktan sonra hepsi çok memnun kalıyor. İnşallah bunun tanıtımını yaparız. Bunu Şehzadeler İlçesi Karaoğlanlı Mahallesi olarak bunu tescilleriz. Bizim halkımız için iyi bir yatırım olur diye düşünüyoruz. Bu kavunun ekilip hasat edilmesi süreci 90 gündür. 90. Gününde toplanmaya başlar" diye konuştu. Üreticilerden İsmail Yoğurtçu, "Aroması olan bir kavun. Kokulu ve tatlı bir kavun. Erken çıkıyor. Doğada organik bir ürün, ilaç falan yok. 10 günden beri kavun kırıyoruz. 1 ay daha sürer. Toptan verdiğimiz gibi perakende de satış yapıyoruz. İnsanlar bu kavunu beğendi. Ata tohumu çekirdeklerinden üretimi yapılabiliyor" dedi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.