Girit’ten Side’ye: Manavgat’ta Lezzetin, Kültürün ve Birlikteliğin Buluşması
Yazının Giriş Tarihi: 29.04.2025 11:39
Yazının Güncellenme Tarihi: 29.04.2025 11:46
Tarih boyunca göçler yalnızca insanları değil, onların geleneklerini, hikâyelerini ve mutfaklarını da beraberinde taşıdı. Akdeniz’in sıcak rüzgarlarıyla savrulan umutlar, bir gün Girit’ten Side kıyılarına ulaştı. O gün başlayan yolculuk, yalnızca yeni hayatların değil; yeni lezzetlerin, yeni dostlukların ve yeni bir kültürel mozaiğin doğuşuna vesile oldu.
Bugün Manavgat, sadece deniziyle, güneşiyle, büyüleyici tarihiyle değil; Girit’ten taşınan ve Anadolu’nun kadim Yörük kültürüyle harmanlanan eşsiz bir gastronomi mirasıyla da adını dünyaya duyurmaya hazırlanıyor.
Bu büyük mirası geleceğe taşımak isteyen Manavgat Belediye Başkanı Dr. Niyazi Nefi Kara, “Girit’ten Side’ye Lezzet Festivali” ile hem kentin sahip olduğu değerleri görünür kılmak hem de Manavgat’ı tarım ve turizmde bir dünya markası haline getirmek için önemli bir adım attı.
Festival, Manavgat’ın sadece doğal güzellikleriyle değil; insan eliyle yoğrulan, gelenekle beslenen, toprakla, emekle büyüyen kültürel ve gastronomik zenginliğiyle de var olduğunu tüm dünyaya haykıran bir girişim oldu.
Manavgat, narenciye bahçeleriyle, zeytinlikleriyle, aromatik bitkileriyle ve engin tarım alanlarıyla Akdeniz’in en verimli coğrafyalarından biri. Bu topraklar yalnızca ürün değil; emek, umut ve hayat üretir. Giritli göçmenlerin ve Yörüklerin binbir emekle işlediği bu topraklar, şimdi festival sayesinde tüm dünya ya tanıtılıyor.
Bu festival, sadece damakta iz bırakan tatlarla değil; tarladan sofraya uzanan bir emeğin, bir kültürün, bir yaşam biçiminin kutlamasıdır.
Gastronomiyle tarımı buluşturan, kültürü sanatla harmanlayan bu vizyon, yerel üreticilere de yeni bir nefes oldu. Manavgat’ın kendi ürünleri, kendi mutfağı, kendi insanı bu büyük buluşmanın merkezine alındı.
Festival Programı: Dünden Yarına Uzanan Bir Köprü
- Girit Mutfağı Atölyeleri:Giritli Kadınlar Usta şeflerle beraber zeytinyağlılar, ot yemekleri, deniz ürünleri ve geleneksel mezeler hazırlandı.
- Yerel Ürün Pazarı: Narenciye ürünleri, zeytin, zeytinyağı, yerel otlar ve aromatik bitkiler sergilendi ve satıldı.
- Gastronomi Panelleri: Akademisyenler ve uzmanlar Girit ve Yörük mutfaklarının tarihsel yolculuğunu anlattı.
- Müzik ve Dans Gösterileri: Girit ezgileri, Yörük oyunları ve Akdeniz ritimleri sokakları şenlendirdi.
- Kültür Sanat Söyleşileri: Giriti anlatan Zorba filmi gösterimi ile film hakkında söyleşiler yapıldı.
- Tadım Etkinliği : Giritli şefler tarafından Akdeniz Mutfağı yorumlandı ve tadım etkinliği yapıldı.
Bir Vizyonun Hikâyesi
Başkan Dr. Niyazi Nefi Kara’nın liderliğinde Manavgat, sadece bir turizm cenneti değil; aynı zamanda bir gastronomi başkenti, bir kültürel miras koruyucusu ve bir yerel üretim üssü olma yolunda ilerliyor.
Bu festival; doğanın bereketi, insan emeği ve kültürel zenginliğin birleşiminden doğan vizyonun ilk adımıdır.
Gerçek lezzet, bir tabakta değil; emekte, paylaşımda ve hatıralarda yaşar.
Manavgat, bu büyük hikâyeye hem gönlünü hem geleceğini katmaya hazır!
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Seda Özel
Girit’ten Side’ye: Manavgat’ta Lezzetin, Kültürün ve Birlikteliğin Buluşması
Tarih boyunca göçler yalnızca insanları değil, onların geleneklerini, hikâyelerini ve mutfaklarını da beraberinde taşıdı. Akdeniz’in sıcak rüzgarlarıyla savrulan umutlar, bir gün Girit’ten Side kıyılarına ulaştı. O gün başlayan yolculuk, yalnızca yeni hayatların değil; yeni lezzetlerin, yeni dostlukların ve yeni bir kültürel mozaiğin doğuşuna vesile oldu.
Bugün Manavgat, sadece deniziyle, güneşiyle, büyüleyici tarihiyle değil; Girit’ten taşınan ve Anadolu’nun kadim Yörük kültürüyle harmanlanan eşsiz bir gastronomi mirasıyla da adını dünyaya duyurmaya hazırlanıyor.
Bu büyük mirası geleceğe taşımak isteyen Manavgat Belediye Başkanı Dr. Niyazi Nefi Kara, “Girit’ten Side’ye Lezzet Festivali” ile hem kentin sahip olduğu değerleri görünür kılmak hem de Manavgat’ı tarım ve turizmde bir dünya markası haline getirmek için önemli bir adım attı.
Festival, Manavgat’ın sadece doğal güzellikleriyle değil; insan eliyle yoğrulan, gelenekle beslenen, toprakla, emekle büyüyen kültürel ve gastronomik zenginliğiyle de var olduğunu tüm dünyaya haykıran bir girişim oldu.
Tarımın Bereketi, Turizmin Cazibesi, Kültürün Sıcaklığı
Manavgat, narenciye bahçeleriyle, zeytinlikleriyle, aromatik bitkileriyle ve engin tarım alanlarıyla Akdeniz’in en verimli coğrafyalarından biri. Bu topraklar yalnızca ürün değil; emek, umut ve hayat üretir. Giritli göçmenlerin ve Yörüklerin binbir emekle işlediği bu topraklar, şimdi festival sayesinde tüm dünya ya tanıtılıyor.
Bu festival, sadece damakta iz bırakan tatlarla değil; tarladan sofraya uzanan bir emeğin, bir kültürün, bir yaşam biçiminin kutlamasıdır.
Gastronomiyle tarımı buluşturan, kültürü sanatla harmanlayan bu vizyon, yerel üreticilere de yeni bir nefes oldu. Manavgat’ın kendi ürünleri, kendi mutfağı, kendi insanı bu büyük buluşmanın merkezine alındı.
Festival Programı: Dünden Yarına Uzanan Bir Köprü
- Girit Mutfağı Atölyeleri:Giritli Kadınlar Usta şeflerle beraber zeytinyağlılar, ot yemekleri, deniz ürünleri ve geleneksel mezeler hazırlandı.
- Yerel Ürün Pazarı: Narenciye ürünleri, zeytin, zeytinyağı, yerel otlar ve aromatik bitkiler sergilendi ve satıldı.
- Gastronomi Panelleri: Akademisyenler ve uzmanlar Girit ve Yörük mutfaklarının tarihsel yolculuğunu anlattı.
- Müzik ve Dans Gösterileri: Girit ezgileri, Yörük oyunları ve Akdeniz ritimleri sokakları şenlendirdi.
- Kültür Sanat Söyleşileri: Giriti anlatan Zorba filmi gösterimi ile film hakkında söyleşiler yapıldı.
- Tadım Etkinliği : Giritli şefler tarafından Akdeniz Mutfağı yorumlandı ve tadım etkinliği yapıldı.
Bir Vizyonun Hikâyesi
Başkan Dr. Niyazi Nefi Kara’nın liderliğinde Manavgat, sadece bir turizm cenneti değil; aynı zamanda bir gastronomi başkenti, bir kültürel miras koruyucusu ve bir yerel üretim üssü olma yolunda ilerliyor.
Bu festival; doğanın bereketi, insan emeği ve kültürel zenginliğin birleşiminden doğan vizyonun ilk adımıdır.
Gerçek lezzet, bir tabakta değil; emekte, paylaşımda ve hatıralarda yaşar.
Manavgat, bu büyük hikâyeye hem gönlünü hem geleceğini katmaya hazır!